4. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/713 Karar No: 2017/3644 Karar Tarihi: 05.06.2017
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2017/713 Esas 2017/3644 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2017/713 E. , 2017/3644 K.
"İçtihat Metni"
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 10/09/2014 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; açılan davanın zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen 22/12/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, mala zarar verme eyleminden kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, kendisine ait evin davalı tarafından yıkıldığını iddia ederek, oluşan zararın tazmini isteminde bulunmuştur. Davalı, davanın zamanaşımından reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davacının, dava konusu evin 14 Mart 2011 tarihinde yıkıldığını gördüğü, zararın ödetilmesine ilişkin davanın ise 10/09/2014 tarihinde açıldığı, zarar gören davacının, haksız eylem ve faili öğrendiği tarihten itibaren 1 yıl içerisinde dava açmadığı gerekçesiyle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. Olay tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 60/2. maddesinde (6098 sayılı TBK m.72), haksız fiil nedeniyle tazminat davasının zararın ve sorumlunun öğrenildiği tarihten itibaren bir yıl, her halde zararı doğuran olayın gerçekleşmesinden itibaren on yıllık sürede zaman aşımına uğrayacağı düzenlenmiştir. Ancak haksız fiil aynı zamanda suç teşkil eden bir eylem ise ve Ceza Kanunu"nda daha uzun zamanaşımı süresi öngörülmüşse, haksız fiil sorumluluğunda da bu (uzamış) ceza dava zamanaşımı süreleri uygulanacaktır. Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davacının evini davalının yıktığı iddiasıyla tazminat isteminde bulunduğu anlaşılmaktadır. Eylemin sübutu halinde olay tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 151. maddesinde düzenlenen mala zarar verme suçunu oluşturabileceği anlaşılmakta olup, uygulanacak ceza dava zamanaşımı süresi, aynı Kanun"un 66/e maddesi uyarınca sekiz yıldır. Eldeki davada, kabule göre davacının fiil ve faili öğrenme tarihi 14 Mart 2011, davanın açılma tarihi ise 10/09/2014 günü olup ceza zamanaşımı süresi henüz dolmamıştır. Şu halde; açıklanan yönler gözetilerek, uyuşmazlığın esası incelenip varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
./.. -2-
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 05/06/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.