Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/11418 Esas 2017/6326 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/11418
Karar No: 2017/6326
Karar Tarihi: 27.09.2017

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/11418 Esas 2017/6326 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Taşınmaz satışı için düzenlenen senedin borcunu ödemek için düzenli aralıklarla ödeme yapıldığı ancak inşaata başlanmadığı için ödemelerin kesildiği ve senet sebebiyle icra takibi yapıldığı bir menfi tespit davası açılmıştır. Mahkeme, satış sözleşmesinin tarihi ile senedin keşide tarihinin aynı olduğunu ve senedin bağımsız olarak düzenlendiğini belirterek davayı reddetmiştir. Ancak, dava kambiyo senedine karşı açılmış bir menfi tespit davası olduğu için sunulan deliller karşısında davanın kanıtlanamadığı dikkate alınarak hükmün davalı yararına bozulması gerektiği kararına varılmıştır. Kanun maddeleri açıklanmamıştır.
19. Hukuk Dairesi         2016/11418 E.  ,  2017/6326 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -
    Davacı vekili, müvekkili ile davalının bir adet taşınmazı davalının inşa ederek müvekkiline teslimi karşılığında 74.000 TL"ye anlaştıklarını, müvekkilinin 20.000 TL"si peşin geri kalanı için ise davaya konu senedi teminat olarak davalıya verdiğini, müvekkilinin senet bedelini düzenli aralıklarla 1.000 TL olarak ödemesine karşın taşınmaza yönelik inşaata davalı tarafından bir türlü başlanmaması sebebiyle yaptığı ödemeleri kestiğini, bunun üzerine davalının davaya konu senedi müvekkili aleyhine icra takibine koyduğunu ileri sürerek, müvekkilinin takibe konu senet sebebiyle davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davaya konu senedin taraflar arasındaki taşınmaz satış sözleşmesinden bağımsız olduğunu ve para karşılığında söz konusu senedin düzenlendiğini savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece, yapılan yargılama uyarınca, satışa konu dairenin bedelinin 74.000 TL olduğu, peşin ödenen bedelin ise 20.000 TL olduğu, kalan 54.000 TL tutarındaki borcun senet bedeli ile aynı olduğu, ayrıca satış sözleşmesinin tarihi ile senedin keşide tarihinin aynı olduğu, kendisi ev hanımı olan davacının arsa temin etmek üzere davalıdan avans para aldığı iddiasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
    Dava, kambiyo senedine karşı açılmış menfi tespit davasıdır. Davacı taraf senedin taşınmaz satışı için verildiğini ileri sürmüş ancak sunulan satış sözleşmesinde dava konusu bononun kayıtlı olmadığı görülmüştür. Davalı taraf ise "nakit verdim" diyerek davacıya borç verdiğini belirtmiştir. Bu durumda senede karşı senetle ispat külfeti gereğince sunulan deliller karşısında davanın kanıtlanamadığı dikkate alınarak reddi gerekirken yazılı şekilde hayatın olağan akışı gerekçe gösterilerek hüküm kurulması isabetsizdir.
    SONUÇ : Yukarıda açıklanan sebeplerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 27/09/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.