11. Hukuk Dairesi 2019/1117 E. , 2019/8033 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 11/12/2018 tarih ve 2018/291-2018/357 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin Habertürk Televizyonu’nun Ankara temsilcisi ve kamuoyu tarafından tanınan ünlü bir gazeteci olduğunu, davalının ise “Hakan Öztürk Medya Eğitim Merkezi” adı altında yürüttüğü ticari faaliyetinin tanıtımını sosyal paylaşım sitesinden yaptığını, müvekkilinden izin alınmaksızın kendisine ait video ve fotoğrafların müvekkilinin şöhretinden yararlanıp kazanç elde etmek maksadı ile “https://www.facebook.com/hakanozturkmedya?fref=ts” linkinden paylaşıldığını, 5846 sayılı FSEK 86. maddesi gereğince eser mahiyetinde olmayan resimlerin tasvir edilenin muvafakati olmadan teşhir veya diğer suretlerle umuma arz edilemeyeceğini, davalının eyleminin müvekkilinin kişilik haklarına yönelik saldırı olduğunun ileri sürerek, 5.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının müvekkilinin eski öğrencisi olduğunu, delil olarak sunulan videonun çekimi ve sosyal paylaşım sitelerinde yayımlanmasının davacının kendi rızası ile olduğunu, müvekkilinin kendisinin anlatan videoyu sitesinde bulundurmasının en doğan hakkı olduğunu, davacının da müvekkilinin sahibi olduğu eğitim merkezinde ders verdiğini, çekilen fotoğrafların bu döneme ilişkin olduğunu, öğrencilerin kendi sosyal medya profillerinde de paylaşıldığını, müvekkilinin izinsiz kullandığı ileri sürülen fotoğrafların davacının kendi sosyal paylaşım sitesinde de yer aldığını, davacının da müvekkilinden fotoğrafları paylaşırken izin almadığını, fotoğrafların 2010, 2012 ve 2013 senesine ait olduğunu ve davacının bu durumu yeni öğrenmiş olmasının mümkün olmadığını, 2010 yılında çekilen fotoğraf için 2015 yılında dava açılmasının kötü niyetli olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, davacının fotoğraf ve görüntülerinin davalı tarafından internet ortamında tespit edilerek izni alınmaksızın kullanıldığı, eylemin davalının ticari faaliyetinin konusunu oluşturan spikerlik eğitimiyle ilgili yani ticari amaçlı olduğu, bu durumun FSEK’in 86. maddesinde belirlenen davacıya ait fotoğraf ve görüntülerin izni olmadan teşhir ve diğer suretlerde umuma arzı niteliğinde bulunduğu, somut olayda aynı maddede sınırlı olarak belirlenen muvafakat gerektirmeyen istisnai hallerden birinin de bulunmadığı, davacının fotoğrafının ve görüntüsünün izinsiz olarak kullanımı sebebiyle kişilik haklarının örselendiği ve manevi huzursuzluk yaşadığı gerekçesi ile kullanımın niteliğine, tarafların mali ve ekonomik durumlarına, sosyal durumlarına göre davanın kabulüne 5.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 255,55 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 10/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.