Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2018/2362 Esas 2019/1083 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/2362
Karar No: 2019/1083
Karar Tarihi: 12.02.2019

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2018/2362 Esas 2019/1083 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2018/2362 E.  ,  2019/1083 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkemesi :İş Mahkemesi

    Dava, talep tarihindeki borçlanmaya esas prim üzerinden, yurtdışında Türk vatandaşlığında geçen borçlanmaya esas süreleri talep tarihinde Türk vatandaşı olma şartı aranmaksızın 5510 sayılı Yasa kapsamında 3201 sayılı Kanun"a göre borçlanma hakkı bulunduğunun ve Avusturya sigortasına giriş tarihinin Türkiye"de sigorta başlangıcı olarak tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, yapılan yargılama neticesinde ilamında belirtildiği şekilde, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-a)6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297’nci maddesinde; “...taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir” hükmüne yer verilmiştir. Hükümlerin çelişkiden uzak ve infaza elverişli olması, gerçeğe ve hukuka uygun bir karar verilmesi gerekir. Diğer taraftan, hüküm, davanın açıldığı tarihteki hal ve şartlara göre tesis edilen bir karar olup Hukuk Muhakemeleri Kanununa göre ileriye dönük olarak ve şarta bağlı biçimde karar tesis edilmesi mümkün değildir.
    b)Ayrıca Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 18/01/2017 tarih 2016/10-2186 esas 2017/33K sayılı ilamı gereğince Avusturya sigortasına giriş tarihi olan 07.01.1991 tarihinin Türkiye"de sigorta başlangıcı olarak tespiti yönündeki talep yönünden karar verilmesi için borçlanma bedelinin ödenmesi gerekmemektedir.
    Bu nedenle davacının Avusturya sigortasına giriş tarihi olan 07.01.1991 tarihinin Türkiye"de sigortalılık başlangıcı olarak tespitine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    Ne var ki; bu aykırılığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun Geçici 3. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
    SONUÇ : Hükmün 1 numaralı bendindeki “Davanın kısmen kabulü ile davacının Avusturya"da çalıştığı 07/01/1991 tarihinin Türkiye"de sigortaya ilk giriş tarihi olarak kabul edilebilmesi için bu tarihin borçlanılmış olması gerektiğine” ibaresinin silinerek yerine “ davanın kabulüne, davacının Avusturya"da çalıştığı 07/01/1991 tarihinin Türkiye"de sigortaya ilk giriş tarihi olarak tespitine” ibaresinin yazılmasına, hükmün davalı Kurum vekili yararına vekalet ücreti verilmesini düzenleyen 5 numaralı bendin tamamen silinerek hükümden çıkarılmasına, davacının yaptığı yargılama masrafları ile ilgili kararı düzenleyen 6 numaralı bendindeki “ kabul ve red oranına göre taktiren 200 TL"nin” ve “geri kalan kısmının davacı üzerinde bırakılmasına” ibarelerinin silinmesine ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 12/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.