Abaküs Yazılım
4. Daire
Esas No: 2019/3107
Karar No: 2022/3324
Karar Tarihi: 25.05.2022

Danıştay 4. Daire 2019/3107 Esas 2022/3324 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2019/3107 E.  ,  2022/3324 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    DÖRDÜNCÜ DAİRE
    Esas No : 2019/3107
    Karar No : 2022/3324

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
    (… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
    VEKİLİ : Av. …

    KARŞI TARAF (DAVACI) : …
    VEKİLİ : Av. …

    İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Davacı adına, … Kalıp Tüketim Malları İnşaat Sanayi ve Ticaret Taahhüt Ltd. Şti'nin vergi borçlarının tahsili amacıyla şirket ortağı sıfatıyla düzenlenen … tarih ve …,…,… sayılı ödeme emirlerinin iptali istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; davacının ortak olduğu dönemlere ilişkin olarak şirketin vergi borcu sebebiyle şirket adına düzenlenen ödeme emirlerinin şirkete tebliğ edildiği, şirket adına yapılan takibatın sonuçsuz kalması sebebiyle davacı adına hissesi oranında düzenlenen ödeme emirlerinin davacıya tebliğ edilerek tahsil yoluna gidildiği, bu durumda amme alacağının davacının ortaklığının devam ettiği döneme ilişkin olduğu, asıl borçlu şirketten tahsil imkanı kalmadığı anlaşıldığından dava konusu ödeme emirlerinde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının … tarih ve … sayılı ödeme emri ile … tarih ve … sayılı ödeme emri içeriği borçlardan 2013/10 dönemine ilişkin borçlara ait ... tutanak numaralı 71,72,73 satırlarına ilişkin kısımları için davacının istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü iddialar kararın belirtilen kısımlarını kaldıracak nitelikte olmadığı, … tarih ve … takip numaralı ödeme emri içeriği borçlardan 2013/10 dönemine ilişkin borçlara ait 20131209/2 tutanak numaralı 71,72,73 satırları dışında kalan kısımları ile … tarih ve … takip numaralı ödeme emirleri yönünden davacının istinaf istemi hakkında; bahsedilen ödeme emirlerinin dayanağı asıl borçlu şirket adına düzenlenen … tarih ve …, … tarih ve …, … tarih ve …, … tarih ve …, … tarih ve … takip numaralı ödeme emirlerinin şirketin kanuni temsilcisinin ikametgah adresinde eşine 03/03/2015 tarihinde tebliğ edildiği, 12/06/2013 ve 16/11/2016 tarihli Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi ilanlarına göre şirketin bilinen adresinin "… Bulvarı No:… …, Çankaya/Ankara" olmasına ve öncelikle şirket tüzel kişiliğine ait bilinen adrese tebligat yapılması gerekirken, dosyada söz konusu adrese tebligat yapılması için gidildiğine dair bilgi ve belgenin bulunmadığı, buna göre şirketin bilinen adresine gidilmeksizin kanuni temsilcinin adresinde eşine yapılan tebliğin usulüne uygun olmadığı anlaşıldığından söz konusu ödeme emirlerinde hukuka uyarlık bulunmadığı, davalı idare tarafından vekalet ücreti yönünden yapılan itiraz istemi hakkında; vergi mahkemesince davanın reddine karar verildiği halde davalı idare vekili lehine vekalet ücretine hükmedilmediği ve istinaf başvurusunun da kısmen kabulü ile davanın kısmen reddine karar verildiği anlaşıldığından söz konusu ücretin davalı idare vekili lehine hükmedilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davacı istinaf başvurusunun kısmen ret, kısmen kabulüne, davalı istinaf başvurusunun kabulüne mahkeme kararı kaldırılarak davanın kısmen ret kısmen kabulüne karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Malvarlığı araştırması sonucu asıl borçlu şirketten tahsil olanağı kalmadığı anlaşılan amme alacağının tahsili amacıyla ilgili dönemlerde kanuni temsilci olan davacı adına düzenlenen ödeme emirlerinde hukuka aykırılık bulunmadığı, temyize konu kararın aleyhe olan kısımlarının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

    TETKİK HÂKİMİ : …
    DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE :
    6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 35. maddesinde Limited şirket ortaklarının, şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacağından sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu olacağı ve bu Kanun hükümleri gereğince takibe tabi tutulacakları, 55. maddesinde, amme alacağını vadesinde ödemeyenlere 15 gün (olay tarihinde yürürlükte olan haliyle 7 gün) içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumunun bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı ve 58. maddesinde, kendilerine ödeme emri tebliğ olunanların, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında itirazda bulunabileceği düzenlemelerine yer verilmiştir.
    Bu düzenlemeye göre şirket ortaklarının asıl borçlu şirketin borçlarından dolayı hisseleri oranında sorumlu tutulabilmeleri için, borcun asıl borçlu şirket nezdinde usulüne uygun takip edilerek kesinleştirilmesi ve alacağın şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilememesi veya tahsil edilemeyeceğinin anlaşılması gerekmektedir.
    Dosyanın incelenmesinden, davacının asıl borçlu şirkete 12/06/2013 tarihinde ortak olduğu ve ortaklığının devam ettiği, amme alacağının doğduğu ve ödenmesi gerektiği zamanlarda asıl borçlu şirketin ortağı olduğu ve devir tarihine kadar davacının hissesi oranında sorumlu olduğunun anlaşıldığı, Bölge İdare Mahkemesi'nin … tarih ve … esas sayılı ara karar ile şirket takibine ilişkin bilgi ve belgelerin ibrazının davalı idareden istenildiği, ara karara istinaden gönderilen bilgi ve belgelerin tetkikinden, davalı idare tarafından şirket adına düzenlenen ödeme emirlerinin şirketin bilinen adresinde tebliğinin denendiği, şirket tüzel kişiliğinin şirket adresinden taşındığına dair muhtar nezdinde tutulan tutanak sonucu tebliğin iadesinin gerçekleştiğinin anlaşıldığı, bunun üzerine şirketin kanuni temsilcisinin ikametgah adresinde 03/03/2015 tarihinde şirket ödeme emirlerinin tebliğe çıkarıldığı ve eşi tarafından tebliğ alındığı anlaşılmaktadır.
    Bu durumda, asıl borçlu şirket adına düzenlenen ödeme emrinin tebliğinin gerçekleştirildiğinin anlaşıldığı, usulüne uygun olarak kesinleşen amme alacağının tahsili amacıyla ortak sıfatıyla davacı adına düzenlenen ödeme emrine karşı açılan davada, esasa ilişkin bir inceleme yapılarak karar verilmesi gerektiğinden kararda isabet görülmemiştir.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Temyiz isteminin kabulüne,
    2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
    3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 25/05/2022 tarihinde oyçokluğu karar verildi.

    (X) KARŞI OY :
    Dosyanın incelenmesinden, davacı adına ortağı olduğu şirketin vergi borçlarından dolayı adına düzenlenen ödeme emrinin dayanağı olan şirket adına düzenlenen ödeme emirlerinin 03/03/2015 tarihinde şirketin kanuni temsilcisinin ikametgah adresinde eşine tebliğ edildiği, alacağın şirketten tahsil edilemeyeceğinin anlaşılması üzerine davacı adına ortaklık payı oranında ödeme emri düzenlenerek tahsili aşamasına gidildiği anlaşılmaktadır.
    Bu durumda, dava konusu ödeme emrinin dayanağı olan ve asıl borçlu şirket adına düzenlenen ödeme emrinin şirketin bilinen adreslerinde tebliğ imkansızlığının adres tespit tutanağı ile ortaya koyulmadan, şirket yetkilisi …'ın ikametgah adresinde eşine tebliğ edilmesinin 213 sayılı Kanun'un 94.maddesindeki usule uygun olduğundan söz edilemeyeceği dikkate alındığında, ortada kesinleşen kamu alacağının varlığından bahsedilemeyeceğinden Vergi Dava Dairesi kararının davanın kabulüne ilişkin temyize konu hüküm fıkrasında hukuka aykırılık görülmediği görüşüyle Dairemiz çoğunluk kararına katılmıyorum.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi