Esas No: 2021/2733
Karar No: 2022/3434
Karar Tarihi: 25.05.2022
Danıştay 8. Daire 2021/2733 Esas 2022/3434 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 8. Daire Başkanlığı 2021/2733 E. , 2022/3434 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/2733
Karar No : 2022/3434
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...
KARŞI TARAF (DAVALILAR) : 1- .. Bakanlığı
VEKİLİ : Av. ...
2- ... Birliği
VEKİLİ : Av. ...
3- ... Odası
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:... , K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının "On İki Ay Geçici Olarak Mesleki Faaliyetten Alıkoyma" cezası ile cezalandırılmasına dair ... Odasının ... tarih ve ... sayılı işlemi ile bu işleme karşı yapılan itirazın reddine dair ... Odaları Birliği'nin ... tarih ve ... sayılı kararının ve bu kararın onayına ilişkin 14/01/2019 tarihli Maliye Bakanlığı işleminin iptali istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla; hakkında gerçeğe aykırı bildirim yapılan ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... isimli işçilerin ifadelerinin incelenmesinden, adı geçen işçilerin, ...'a para verdiklerini hiç bir zaman anılan iş yerinde çalışmadıklarını beyan ve ifade ettikleri, tüm bu şahısların ortak noktasının ise davacının mükellefi olarak görünen ...'a ait işyerinde sigorta girişlerinin yapılması olduğu, ...'ın Polatlı'da muhasebeci olarak tanındığı ve genelde bir muhasebe bürosunda faaliyet gösterdiği, ayrıca inşaat işyeri dosyalarından ve özellikle para karşılığı sigortalılık bildirimi yapılan işyeri dosyalarından kendisinin sigortalılığını da sağladığı, bu durumun Sosyal Güvenlik Denetmeni tarafından hazırlanan ... tarihli ve ... sayılı İnceleme Raporu ile de sabit olduğu, açılan kovuşturma kapsamında davacı tarafından Disiplin Kuruluna sunulan ifadede; ...'ı tanıdığını, müşterisi olduğunu, kendisi ile sözleşmesinin bulunduğunu, sözleşmeyi inceleme elamanına ibraz ettiğini, ayrıca muhasebe işlerinden anladığı için ara sıra kendisine yardımcı olduğunu, ... firmasına 2010-2016 yıllarında hizmet verdiğini, faaliyetine son vermesi nedeniyle verdiği hizmeti sonlandırdığını belirttiği, daha önce benzer fiiller nedeniyle hakkında yapılan soruşturma kapsamında verdiği ifadelerde ise, ...'ın personeli olduğu, usulsüz sigortalılık işlemlerinin kendisi tarafından değil, ... tarafından gerçekleştirildiği şeklinde beyanlarda bulunduğu, bu durumda, davacının ... ile bilerek iş birliği yaptığı, bir kısım şahısların ...'a ait firmada çalışmaları olmadığı halde ücret karşılığı iş gören olarak çalışıyormuş gibi Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirimde bulunduğu, iş görenlerin sigorta girişlerini bilerek yaptığı, davacının bu tür faaliyetleri itiyat haline getirdiği, nitekim, davacı hakkında daha önce de benzer nitelikte fiilleri nedeniyle disiplin cezaları verildiği, ancak bu cezaların usule yönelik aykırılıklar nedeniyle iptal edildiği hususları birlikte değerlendirildiğinde, davacının 12 ay geçici olarak mesleki faaliyetten alıkoyma cezası ile cezalandırılmasına dair dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, hukuka ve usule aykırı olduğu belirtilen temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmüştür.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idareler ... ile Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından esasa ilişkin olarak soruşturma kapsamında yer alan bilgi ve belgeler ile ifadelerin incelenmesi sonucunda davacının eyleminin sübuta erdiği, tesis edilen işlemin hukuka ve mevzuata uygun olduğu belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği, usule ilişkin olarak ise davalılardan ... tarafından dava konusunun temyize tabi olmadığı savunulmaktadır. Davalılardan ... Odası Başkanlığı tarafından ise savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun "İstinaf" başlıklı 45. maddesinde, "1) İdare ve vergi mahkemelerinin kararlarına karşı, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi, mahkemenin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde istinaf yoluna başvurulabilir.
3) Bölge idare mahkemesi, yaptığı inceleme sonunda ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulursa istinaf başvurusunun reddine karar verir. Karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün ise gerekli düzeltmeyi yaparak aynı kararı verir.
6) Bölge idare mahkemelerinin 46 ncı maddeye göre temyize açık olmayan kararları kesindir." hükmüne yer verilmiştir.
Aynı Kanun'un "Temyiz" başlıklı 46. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde; "Belli bir meslekten, kamu görevinden veya öğrencilik statüsünden çıkarılma sonucunu doğuran işlemlere karşı açılan iptal davaları"; (d) bendinde ise, "Belli bir ticari faaliyetin icrasını süresiz veya otuz gün yahut daha uzun süreyle engelleyen işlemlere karşı açılan iptal davaları" hakkında verilen kararların Danıştay'da, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebileceği kurala bağlanmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesinden; İdare Mahkemelerinin tek hakim sınırı dışında kalan bütün kararlarına karşı mahkemenin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine istinaf başvurusunda bulunulabileceği, bölge idare mahkemesince istinaf incelemesi üzerine verilen kararlara karşı ise sadece 2577 sayılı Kanun'un 46. maddesinde yer alan konular ile sınırlı olarak Danıştay'a temyiz başvurusunda bulunulabileceği, bölge idare mahkemelerince istinaf incelemesi üzerine verilen ve 46. madde kapsamı dışında olan kararların ise kesin olduğu görülmektedir.
Uyuşmazlıkta, "12 ay geçici olarak mesleki faaliyetten alıkoyma" disiplin cezasının iptaline karar verilmesi istemiyle açılan davanın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun temyiz kanun yoluna başvurulabilecek davaların tahdidi olarak sayıldığı 46. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan "belli bir meslekten, kamu görevinden veya öğrencilik statüsünden çıkarılma sonucunu doğuran işlemlere karşı açılan iptal davası" olarak nitelendirilemeyeceği, nitekim 3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu'nun "Disiplin cezaları" başlıklı 48. maddesinin ikinci fıkrasında, geçici olarak mesleki faaliyetten alıkoyma; "mesleki sıfatı saklı kalmak şartıyla altı aydan az, bir yıldan çok olmamak üzere mesleki faaliyetten alıkoymadır." şeklinde tanımlanmış olup, dava konusu disiplin kurulu kararıyla verilen mesleki faaliyetten alıkoyma cezasının, davacının faaliyette bulunduğu serbest muhasebeci ve mali müşavirlik görevinden çıkarılma sonucunu doğuran bir işlem niteliğine sahip olmadığı anlaşılmaktadır.
Öte yandan, serbest meslek faaliyeti, sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veyahut ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılması şeklinde tanımlanmakta olup, belirtilen tanımlamaya göre serbest muhasebeci mali müşavirlik mesleği ticari faaliyet olarak değerlendirilemeyeceğinden, bakılan davanın 2577 sayılı Kanunun 46. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendi kapsamında da bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, temyiz istemine esas teşkil eden kararın Bölge İdare Mahkemesinin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunun 46. maddesine göre temyiz yolu açık olmayan "kesin" kararlarından olduğu anlaşıldığından temyiz isteminin incelenmesine yasal olanak bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1- TEMYİZ İSTEMİNİN İNCELENMEKSİZİN REDDİNE,
2- Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
Kesin olarak, 25/05/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.