11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/17205 Karar No: 2021/2725 Karar Tarihi: 17.03.2021
213 Sayılı Yasaya muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/17205 Esas 2021/2725 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir dava sonucunda sanık, sahte fatura düzenleme ve kullanma suçlarından mahkum edilmiştir. Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun sahte fatura suçlarıyla ilgili olarak verdiği bir kararda, suça konu faturaların yalnızca unsurlarının tespiti amacıyla incelenmesinde zorunluluk olmadığı belirtilmiştir. Bu doğrultuda, mahkeme delilleri değerlendirip sanık hakkında mahkumiyet hükmü vermiştir. Sahte fatura kullanma ve düzenleme suçları birbirinden ayrı ve bağımsız suçlar olduğu için, her iki suçun birbirine dönüşemeyeceği vurgulanmıştır. İddianamede her iki eylemi de kapsayan tek bir mahkumiyet hükmü kurulması nedeniyle bozma istemi reddedilmiştir. Sonuç olarak, davanın hukuka uygun olarak yapıldığı, suçlamanın doğru yapıldığı ve cezanın kanunen belirlenmiş sınırlar içinde olduğu belirtilerek, kararın onanmasına karar verilmiştir. Kanun maddeleri olarak, 213 sayılı VUK'nin 230. maddesi ve 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesi vurgulanmıştır. Ayrıca, Anayasa Mahkemesi'nin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da infaz aşamasında dikkate alınması gerektiği belirtilmiştir.
11. Ceza Dairesi 2017/17205 E. , 2021/2725 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 213 Sayılı Yasaya muhalefet HÜKÜM : Mahkumiyet
Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 08.11.2018 tarihli 2018/427 Esas ve 2018/517 Karar sayılı ilamı ile sahte fatura düzenleme ve kullanma suçlarında suça konu faturaların, 213 sayılı VUK"nin 230. maddesine göre yalnızca unsurlarının tespiti amacıyla incelenmesinde zorunluluk bulunmadığının anlaşılması karşısında, 5271 sayılı CMK’nin 217. maddesi uyarınca duruşmadan edindiği kanaate göre delilleri değerlendirip sanık hakkında mahkûmiyet hükmü kuran Mahkemenin takdir ve kabulünde bir isabetsizlik görülmediğinden tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiş, “Sahte fatura kullanma” ve “sahte fatura düzenleme” suçları birbirinden ayrı ve bağımsız suçlar olup biri diğerinin unsuru olmadığı gibi her iki suçun birbirine dönüşemeyeceği, Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 18.09.2014 tarihli 2014/35208 Soruşturma ve 2014/11412 Esas sayılı iddianamesi ile sanık hakkında 2011 takvim yılında hem sahte fatura düzenleme hem de sahte fatura kullanma suçlarından kamu davası açılmasına karşın; sanığın her iki eylemlerini de kapsayacak şekilde tek mahkûmiyet hükmü kurulması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış; gerekçeli karar başlığında “17.07.2014” şeklinde yanlış yazılan suç tarihlerinin, sahte fatura düzenleme suçu yönünden “30.12.2011”, sahte fatura kullanma suçu yönünden “16.03.2012” olarak mahallinde düzeltilmesi ile 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Yargılamanın hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen hususların gerekçeli kararda gösterilip tartışılarak değerlendirildiği, fiilin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, suç vasfının doğru biçimde belirlendiği, cezanın kanuni takdir sınırlarında uygulandığı, incelenen dosyaya göre kurulan hükümde eleştiri dışında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmış, sanık müdafinin temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan, hükmün ONANMASINA, 17.03.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.