20. Hukuk Dairesi 2017/183 E. , 2017/813 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davada ... 2. Tüketici ve ... 5. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü.
-K A R A R-
Dava, taraflar arasındaki konut satış sözleşmesi nedeniyle davalıya verilen senetler nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti ile yapılan ödemelerin iadesi istemine ilişkindir.
... 2. Tüketici Mahkemesince davacılar ile davalı arasında yapılan sözleşmenin özel hükümler başlığı altında, davacının satın aldığı daireyi kiralama olarak davalıya veya onun kefil olduğu başka bir şirkete on beş yıllığına kiralayacağı, vazgeçme gibi bir durumun söz konusu olamayacağının yazılı bulunduğu, dolayısıyla davacıların daireyi oturmak amacıyla satın almasının mümkün olmadığı, yatırım gayesiyle satın alındığı ve davacıların tüketici sıfatının bulunmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
... 5. Asliye Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın Tüketici Kanunundan kaynaklandığı gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir.
Davanın açıldığı 22.08.2014 tarihinde yürürlükte olan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç Başlıklı 1. maddesinde Kanunun amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde "Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar." hükmüne yer verilmiştir. Satıcı; "Kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye mal sunan ya da mal sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi"; tüketici ise "Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi" ifade etmektedir. Aynı Kanunun 3. maddesinde de "Tüketici işlemi", "Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukukî işlemi" ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.
Bir işlemin 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukukî işlemin olması gerekir.
Dosya kapsamından, davacılar vekili, müvekkilleri ..."un 03.03.2014 tarihinde, ..."in 04/06/2014 tarihinde, ..."ın 01/07/2014 tarihinde davalılar ile yapılan gayrimenkul satış sözleşmeleri ile ... ili, ... ilçesi, ... beldesi ... ada, ... parsel nolu taşınmazda "Apron Home" isimli toplam 96 daireden oluşan yapı kompleksinden 80.000.-TL bedelle daireler satın aldıklarını, söz konusu daireler için müvekkilerin bir kısmını peşin ödediklerini, kalan kısımlar için çeşitli tarih ve bedellerde senet verdiklerini, davalı tarafın edinimlerini yerine getirmemesi nedeniyle dava konusu sözleşmelerin feshi ile müvekkiler tarafından yapılan ödemelerin
iadesi ve alacaklısı ... Mim. Müh. Tic. Ltd. Şti. borçluları müvekkiler olan senetlerin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, konut satım sözleşmesine davalı ihtiyaç amacıyla satın alınan birer adet konut satışından kaynaklandığı, bu sözleşmenin varlığı ve geçerli olup olmadığının görevli mahkemece değerlendirileceği ve davacının 6502 sayılı Kanunda belirtilen "Tüketici" tanımına girdiği, davalıların ise, yasanın yaptığı "Satıcı" tanımına uyduğu anlaşılmakla, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamındaki uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 2. Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 06/02/2017 gününde oy birliğiyle karar verildi.