3. Ceza Dairesi 2019/7867 E. , 2019/18634 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜMLER : Mahkumiyetlere dair
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1) Sanık ... hakkında kurulan hüküm yönünden yapılan incelemede;
Uyap sisteminden alınan güncel nüfus kayıt örneğine göre, ... ve ... oğlu, 12.03.1966 doğumlu, ... T.C. Kimlik numaralı sanık ..."nin hüküm tarihinden sonra ve temyiz inceleme tarihinden önce 19.08.2018 tarihinde öldüğünün anlaşılması karşısında, bu durumun mahkemesi tarafından araştırılarak kamu davasının TCK"nin 64/1. maddesi gereği düşürülüp düşürülmeyeceğinin değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeple 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
2) Sanıklar ..., ... ve ... hakkında kurulan hükümler yönünden yapılan incelemede;
Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a) Mağdur ... hakkında düzenlenen Viranşehir Devlet Hastanesinin 22.06.2015 tarihli geçici raporunda ""frontalde kesi, oksipitalde şişlik, beyin BT sol frontalde kırık"" olduğu, mevcut haliyle hayati tehlikesi olduğu, dış merkeze sevk edildiğinin belirtildiği, Balıklıgöl Devlet Hastanesinin beyin ve sinir cerrahisi uzmanı tarafından düzenlenen 30.06.2015 tarihli kesin adli raporunun "yaralanması nedeniyle hayati tehlike geçirmiş olduğu, basit tıbbi müdahale ile giderilemeyeceği ve yaralanmanın vücudunda kemik kırılmasına neden olup olmadığının kırık mevcut ise bu kırığın hayat fonksiyonlarına etkisi olmadığı" şeklinde tanzim edildiği, Şanlıurfa Adli Tıp Şube Müdürlüğünün 28.08.2015 tarihli ön raporunda "Kişi hakkında talep edilen raporun düzenlenebilmesi için Viranşehir Devlet Hastanesinde ve sonradan sevk edildiği hastanede düzenlenmiş olan tüm tıbbi belgeler (epikriz raporları, ameliyat raporları, hasta takip formları, görüntü ve grafi CD"leri vs) ile birlikte kişinin Şanlıurfa
Adli Tıp Şube Müdürlüğüne muayene edilmek üzere gönderilmesi" gerektiğinin bildirilmesine rağmen, mevcut yaralanmanın hangi gerekçeyle yaşamı tehlikeye sokacak nitelikte olduğu hususunda bir görüş bildirmeyen ve geçici raporda tespit edilen kemik kırığının hayat fonksiyonlarına etkisi hususunda çelişki arz eden Balıklıgöl Devlet Hastanesince verilen raporun hükme esas alındığı anlaşılmakla, mağdura ait tüm tıbbi evrakın ve raporların temini ile birlikte 5237 sayılı TCK"nin 86. ve 87. maddelerindeki ölçütlere uygun olarak Adli Tıp Kurumundan rapor aldırılması gerektiği gözetilmeden yetersiz raporun hükme esas alınması suretiyle yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kabule göre de;
b) Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 25.04.2017 gün, 2015/1167 Esas - 2017/247 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere, sanıklara 5271 sayılı CMK’nin 226. maddesi hükmü gereğince ek savunma hakkı tanınmadan, iddianamede gösterilmeyen TCK’nin 87/1-son maddesinin uygulanması suretiyle savunma haklarının kısıtlanması,
c) Sanık ... hakkında TCK"nin 86/1. maddesi uyarınca tayin olunan 1 yıl 6 ay hapis cezası üzerinden suçun silahla ve kardeşe karşı işlenmesi nedeni ile TCK"nin 86/3-e maddesi gereğince (1/2) oranında artırım yapılırken “1 yıl 15 ay” hapis cezası yerine hesap hatası sonucunda “2 yıl 3 ay” hapis cezasına hükmedilmesi,
ç) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanıkların hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafiin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 1412 sayılı CMUK"un 326/son maddesi uyarınca sanıkların kazanılmış haklarının dikkate alınmasına, 15.10.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.