Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/11495
Karar No: 2017/6297
Karar Tarihi: 26.09.2017

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/11495 Esas 2017/6297 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Taraflar arasındaki menfi tespit davasında, davacı vekili takip dayanağı olan bonodaki imzanın müvekkiline ait olmadığını ileri sürerek senet üzerinde oynama yapıldığını belirtmiş ve takibin iptali ile kötü niyet tazminatı talep etmiştir. Davalı vekili ise bononun satış vaadi sözleşmesi nedeniyle düzenlendiğini ve bedelin ödenmediğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılamada Adli Tıp Kurumu raporu imzanın davacıya ait olabileceğini düşündürse de bu rapor kesin bir görüş sunmadığından kabulü mümkün değildir. Ayrıca eksik inceleme sonucu düzenlenen raporun hükme esas alınamayacağı belirtilmiştir. Bu nedenle mahkemece yeniden bilirkişi incelemesi yapılması gerektiği ancak eksik inceleme ve yanılgılı gerekçe ile karar verildiği ve hüküm BOZULMUŞTUR.
Kanun Maddeleri:
- Türk Medeni Kanunu (TMK)
- Borçlar Kanunu (BK)
- İcra ve İflas Kanunu (İİK)
19. Hukuk Dairesi         2016/11495 E.  ,  2017/6297 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -

    Davacı vekili, davalının icra takibine konu ettiği bonodaki imzanın müvekkiline ait olmadığını, senet düzenleme ve ödeme tarihlerinde oynama yapıldığını, senet üzerindeki yazı ile imza bölümündeki yazıların aynı elden çıkmadığını ileri sürerek davacının takip konusu senet nedeni ile davalıya borçlu olmadığının tespitine, icra takibinin iptaline ve davalı aleyhine %20 kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacı ile müvekkili arasında ... 4. Noterliği"nin 18/06/2013 tarihli, 20917 yevmiye numaralı satış vaadi sözleşmesinin tanzim edildiğini, bu sözleşmeye göre davacının adına kayıtlı hissesini müvekkiline devretmeyi kabul ve taahhüt ettiğini, sözleşme nedeni ile müvekkilinin davacıya ödediği bedel karşılığında davalıya takibe konu senedin düzenlenerek verildiğini, satışı vadedilen hissenin devredilmediğini ve taşınmaz karşılığında ödenen senede konu bedelin de müvekkiline geri ödenmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davacı tarafından takip dayanağı 18/06/2013 düzenleme tarihli, 22/12/2013 vade tarihli bonodaki imzanın davacıya ait olmadığı ileri sürüldüğü, Adli Tıp Kurumu raporunda imzanın kuvvetle muhtemelen davacının eli ürünü olduğu, bu yöndeki iddianın subuta ermediği, bonoda iki ayrı ödeme tarihi mevcut ve bu nedenle takip konusu senet bono vasfında sayılmasa da bunun takip hukuku ile ilgili bir itiraz hali olduğu, bu halin maddi anlamda borçlu sayılmayı ortadan kaldırmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Dava, sahtecilik iddiasına dayalı menfi tespit istemine ilişkindir. Davacı takibe konu bonodaki imzanın kendisine ait olmadığını iddia etmektedir. Adli Tıp Kurumunca verilen raporda bonodaki imzanın davacıya ait olduğuna dair kuvvetle muhtemel ifadesine yer verilmiş olup bu şekilde rapor kesin görüşü içermediğinden kabulü mümkün değildir. Ayrıca imza incelemesine konu belge asıllarının dava konusu bononun keşide tarihinden önceki döneme ait belgeler bulunmadığından eksik inceleme sonucu düzenlenen rapor hükme esas alınamaz. Mahkemece bononun düzenlenme tarihinden önce davacı tarafından samimi olarak atılmış olan belge asıllarını getirterek yeniden yapılacak bilirkişi incelemesi sonucunda toplanacak tüm deliller doğrultusunda bir karar verilmesi gerekirken mahkemece eksik inceleme ve yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 26/09/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi