19. Hukuk Dairesi 2016/11569 E. , 2017/6293 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, ... ili, ... İlçesi, ... Köyü, Boyacık Mevkii K.18A41 pafta, 198 parselde bulunan taşınmazın yaklaşık 10.000m2 kısmında bulunan müvekkili şirkete ait olan hayvan yetiştirmeye yönelik çiftlik ve sözleşmede gösterilen demirbaşların 21/08/2014 tarihli işletme devir ve kira sözleşmesi ile ... ile ..."e devredildiğini, devirden sonra da işletme faaliyetlerini müvekkili şirketin unvanını kullanarak devam etmesini sağlamak amacıyla devrolunan kişiler ... ile ..."e 22/09/2014 tarih12067 yevmiye no"lu vekaletname ile şirketi temsil yetkisi verildiğini, bu vekaletname ile adı geçen şahısların "süt satışı ve hayvan alış satışlarından doğan ve doğacak olan ne miktara baliğ olursa olsun alacaklarımı vekilimin bildireceği banka hesap numaralarına yatırılmasına, bu konuda talimatlar vermeye, şahıslardan süt almaya, hayvan alıp satmaya, sözleşmelerini imzalamaya" konularında yetkili kılındığını, temsilcilere şirket aleyhine borçlanma, cezai şart ödeme taahhüdünde bulunma ve kambiyo senedi düzenleme yetkisinin ise verilmediğini, ... ile ..."in ise kendilerine verilen bu sınırlı temsil yetkisini aşarak müvekkilinin bilgisi dışında hareket ettiğini ve hileli davranışlarla 09/10/2014 tarihli satış protokolünü imzaladıklarını,bu protokol ile müvekkili şirketi borçlandırdıklarını ve cezai şart ödeme taahhüdünde bulunduklarını, bu kişilere şirket adına borçlanma, cezai şart ödeme taahhüdünde bulunma ve bono düzenleme yetkisinin verilmediğini ileri sürerek müvekkilinin davalıya borcu ve cezai şart ödeme yükümlülüğü bulunmadığının tespitini,alacağın %20"nden az olmayacak şekilde kötüniyet tazminatının müvekkili lehine davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesini karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekil, müvekkilinin vekil atanan kişilerin yetkisine ve geçerli vekaletnameye güvenerek davacı şirketin hayvan çiftliğinde üretilen inek sütünü satın almak üzere avans vermek, yem tedarik etmek konusunda vekillerle anlaştığını, kendilerine ileride üretilecek sütün verileceği taahhüdü ile peşin ve avans paralar verdiğini ve yem temin ettiğini, yetkilendirilen vekillerle süt alımı devam ederken taraflar arasında 09/10/2014 tarihli "borç tasfiye ve ürün teslimi ile satış protokolü" adlı sözleşmenin akdedildiğini, sözleşmede hesap mutakabatı sağlanarak o tarihe kadar şirketin müvekkiline olan bakiye borç miktarının 87.630,15-TL olduğunu, müvekkilinin artık sütün kendisine verilmeyeceğini anladığında sözleşme ile kararlaştırılan bakiye alacağından sözleşme tarihinden 07/11/2014 tarihine kadar teslim edilen süt bedelini de mahsup ederek bakiye alacağın tahsili için borçlu şirket aleyhine ilamsız takip başlattığını savunarak davanın reddine, davacı tarafın %20 oranından az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, dosyaya taraf vekillerince sunulan 22/09/2014 tarih12067 yevmiye no"lu vekaletname incelendiğinde; davacı tüzel kişilik temsilcisinin dava dışı ... ve ..."i "süt satışı ve hayvan alış satışlarından doğan ve doğacak olan ne miktara baliğ olursa olsun alacaklarımı vekilimin bildireceği banka hesap numaralarına yatırılmasına, bu konuda talimatlar vermeye, şahıslardan süt almaya, süt satmaya, hayvan alıp hayvan satmaya, sözleşmelerini imzalamaya, elden para alıp vermeye, teslim ve tesellüme..." konularında yetkili kıldığı, ... ve ..."in yetkili temsilci olduğu, bu kişilerce davalı arasında davaya konu protokolün imzalandığı, protokolün ileri sürülen iddiaya göre tarafları bağlayıcı nitelikte olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 26/09/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.