Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/9283
Karar No: 2018/1419
Karar Tarihi: 26.02.2018

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/9283 Esas 2018/1419 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı tarafından davalı aleyhine verilen dilekçeyle geçit hakkı kurulması talep edilmiştir. 156 ada 24 parsel lehine, 156 ada 23 parsel sayılı taşınmaz aleyhine 3 metre genişliğinde geçit hakkı tesis edilmiştir. Davalı temyiz etmiştir. Mahkeme, geçit bedelini arsa bedeli esas alarak belirlemiştir fakat duvar bedeli tespit edilmemiştir. Bu nedenle, duvar bedeli tespit edilerek hüküm tarihine yakın bir tarih itibariyle belirlenmesi gerektiği belirtilmiştir. Kabule göre, depo edilen bedelin davalıya ödenmesine hükmedilmiştir. Kanun maddeleri; Türk Medeni Kanunu'nun 747. maddesi.
14. Hukuk Dairesi         2015/9283 E.  ,  2018/1419 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı tarafından, davalı aleyhine 12.05.2014 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı kurulması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 19.03.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir.
    Davacı, paydaş olduğu Kayseri İli, İncesu İlçesi, 156 ada 24 parsel sayılı taşınmaz lehine geçit hakkı kurulmasını talep ve dava etmiştir.
    Davalı, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, 156 ada 24 parsel lehine 06.01.2015 tarihli fen bilirkişisi raporunda 1. alternatif olarak gösterilen yerden 156 ada 23 parsel sayılı taşınmaz aleyhine 3 metre genişliğinde geçit hakkı tesis edilmiştir.
    Hükmü, davalı temyiz etmiştir.
    1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
    2- Ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi geçit davalarının nedenidir. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir.
    Saptanan geçit nedeniyle yükümlü taşınmaz malikine ödenmesi gereken bedel taşınmazın niteliği gözetilerek uzman bilirkişiler aracılığı ile objektif kıstaslar esas alınarak belirlenmelidir. Saptanacak bedel de hükümden önce depo ettirilmelidir. Hemen belirtmek gerekir ki, bedelin saptanmasından sonra hüküm tarihine kadar taşınmazın değerinde önemli derecede değişim yaratabilecek uzunca bir süre geçmiş veya bedel tespitinden sonra yörede taşınmazın değerini artıracak değişiklikler meydana gelmiş olabilir. Bu gibi durumlarda mülkiyet hakkı kısıtlanan taşınmaz malikinin mağduriyetine neden olmamak ve diğer tarafın hakkın kötüye kullanılması sonucunu doğuracak olası davranışlarını önlemek için hüküm tarihine yakın yeni bir değer tespiti yapılmalıdır.
    Somut olaya gelince, mahkemece geçit bedeli 06.01.2015 tarihli raporda tespit edilen arsa bedeli esas alınarak belirlenmiş ise de taşınmazda bulunduğu anlaşılan duvarın bedeli tespit edilmemiştir. Bu nedenle mahkemece bilirkişiden ek rapor alınarak arsa ve duvar bedelinin hüküm tarihine yakın bir tarih itibariyle belirlenmesi gereklidir. Mahkemece açıklanan bu husus gözardı edilerek yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
    Kabule göre de depo edilen bedelin davalıya ödenmesine yönünde hüküm kurulmalıdır.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle; davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle; davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.02.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi