MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm ihbar olunan SGK vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, 10.06.2011 tarihinde, müvekkilinin sevk ve idaresindeki motorsikletle davalıların sürücüsü ve zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olduğu aracın çarpışması sonucu müvekkilinin yaralandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 2.500,00 TL maddi ve 7.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 08.05.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi talebini 13.835,65 TL"ye artırmıştır.
Davalı ... şirketi vekili, davanın reddini talep etmiş, diğer davalı davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere göre, davalı ... şirketine açılan maddi tazminat davasının kabulüne, manevi tazminat davasının reddine; diğer davalıya karşı açılan davaların feragat nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, ihbar olunan SGK vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Somut uyuşmazlıkta; dava dilekçesi ile SGK aleyhine bir dava ikame edilmediği gibi davada taraf sıfatı bulunmayan ihbar olunan sıfatını haiz SGK aleyhine de hüküm tesis edilmemiştir. Davada taraf sıfatı bulunmayan ve aleyhine hüküm de tesis edilmeyen ihbar olunanın, kararı temyiz etmesinde hukuki yararı bulunmadığından temyiz dilekçenin reddi gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle ihbar olunan SGK vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, 21/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.