9. Hukuk Dairesi 2018/2693 E. , 2018/6390 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı ile fazla mesai ücreti, yıllık izin ücreti ve prim ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının 12.10.1998 tarihinde davalı bankada çalışmaya başladığını, askerlik süreci dışında 31.05.2011 tarihine kadar davalı işverene bağlı olarak çalıştığını, en son Karaköy Şubesinde Kobi Bankacılığı Müşteri İlişkileri Yöneticisi olarak çalıştığını, iş akdini işyerinden kaynaklı huzursuzluk, iş şartlarının katlanılamayacak kadar ağırlaştırılmış olması, uzun saatler fazla mesai yapmak zorunda bırakılması, fazla mesai haklarının ödenmemesi, çalışma şartlarının uygulanmaması nedenleriyle feshetmek zorunda kaldığını iddia ederek, kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti ve prim alacaklarının tahsilini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının davalı banka ile imzalamış olduğu 08.10.1998 tarihli hizmet sözleşmesi ile göreve başladığını, 30.11.2002 tarihinde askerlik nedeniyle istifa ederek ayrıldığını, askerlik sonrası 23.07.2003 tarihinde tekrar işe başladığını, 31.05.2011 tarihinde iş akdini istifa ederek kendi isteğiyle sona erdirdiğini, istifa ederek iş akdini kendisi sonlandırmış olduğundan kıdem tazminatına hak kazanamayacağını, davacının fazla mesai alacağına yönelik iddialarının gerçeğe aykırı ve sebepsiz zenginleşmeye yönelik olduğunu, davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, ibraz edilen maaş bordrolarında görüleceği üzere yapmış olduğu fazla mesai için fazla çalışma ücreti tahakkuk ettirildiğini ve banka hesabına yatırıldığını, yıllık ücretli izin alacağının bulunmadığını, davacının çalıştığı ilk dönem için tüm alacaklarının ödendiğini ve alacaklarının zamanaşımına uğradığını, iş sözleşmesini fesheden davacının çalışmadığı döneme ilişkin prime hak kazanmasının mümkün olmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı yasal süresi içinde davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı vekili dava dilekçesiyle müvekkilinin davalı işyerinden "işyerinden kaynaklı huzursuzluk, iş şartlarının katlanılamayacak kadar ağırlaştırılmış olması, uzun saatler fazla mesai yapmak zorunda bırakılması, fazla mesai haklarının ödenmemesi" gerekçeleriyle istifaen ayrıldığını iddia etmiş ise de; dosyada mevcut davacının kendi el yazısı ile kaleme aldığı 05.05.2011 tarihli istifanamede, "23.07.2003 tarihinde askerlik dönüşü başlamış olduğum görevimden 31 Mayıs 2011 tarihi itibariyle istifa ediyorum. Gereğini bilgilerinize sunarım" açıklamasına yer verildiği ve herhangi bir gerekçe gösterilmediği görülmektedir.
Davacı bu istifa dilekçesine ilişkin olarak irade fesadı iddiasında bulunmamıştır. Davacının istifa dilekçesinde haklı sebep göstermemesi ve işten ayrıldıktan sonra ertesi gün başka bir işyerinde çalışmaya başlamış olması da dikkate alındığında, davacının iş akdini haklı bir neden olmadan feshettiği anlaşıldığından kıdem tazminatı talebinin reddi yerine kabulü hatalıdır.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 26/03/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.