Esas No: 2022/6566
Karar No: 2022/10127
Karar Tarihi: 06.06.2022
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2022/6566 Esas 2022/10127 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2022/6566 E. , 2022/10127 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)
Rücuen tazminat istemine ilişkin olarak açılan davada Ankara 13. Asliye Ticaret ile Kütahya 2. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik-yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı Bölge Adliye Mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanun'un 36/3. maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, dava dışı işçiye ödenen işçilik alacaklarının rücuan tahsili istemine ilişkindir.
Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi'nce, davalı şirketlerin adreslerinin HMK'ya göre Kütahya olduğu, sunulan sözleşmelerde yetkili mahkemelerin Kütahya olarak kararlaştırılmış olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
Kütahya 2. Asliye Hukuk (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) Mahkemesi'nce ise, davalılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğu, usul işlemlerinin her bir davalı için ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiği, davalılardan Zorluoğlu Ticaret Şirketi’nin ve ... Özel Kreş Şirketi’nin yetki itirazında bulunduğu, ancak iş bu davalıların yetki itirazının da HMK'da belirtilen usulde ve süresinde yapılmadığı, bu nedenle geçerli bir yetki itirazlarının bulunmadığı, diğer davalıların da süresi içerisinde yapılmış yetki itirazlarının
bulunmadığı, bu nedenle tüm davalılar yönünden süresinde ve usulüne uygun yetki itirazı bulunmadığı ve davalılar açısından Ankara Ticaret Mahkemeleri’nin yetkisi kesinleşmiş bulunduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
İflas tarihinden sonra doğan bir alacağın masa borcu olup olmadığı yönündeki inceleme, alacağın dayandığı hukuksal ilişkiye göre genel hükümler doğrultusunda, genel mahkemelerce tespit edilecektir. İİK'da masa borçları için İİK'nın 235/1. maddesindeki gibi kayıt kabul ve 154/3. maddesindeki gibi iflas davaları için ticaret mahkemelerinin görevli olduğu yolundaki açık bir düzenleme bulunmadığından, bu mahkemenin HMK'nın 2. maddesine göre asliye hukuk mahkemesi olduğunun kabulü gerekir.
Davacı vekili, dava dışı işçinin, iş akdinin haksız feshi üzerine üst işveren olarak ödenmek zorunda kalınan tazminatın rücuan tahsili amacıyla dava açmıştır.
Yetki sözleşmesi tacirler veya kamu tüzel kişileri arasında yapıldığı takdirde HMK'nın 17. maddesi uyarınca geçerlidir. Yalnızca tacirler ve kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek uyuşmazlık hakkında bir veya birden fazla mahkemeyi yetkili kılabilir. Bu yeni düzenleme, 01.10.2011 tarihinden sonra açılacak davalar bakımından uygulanmakla birlikte, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 19. maddesinin 2. bendi “Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz.” hükmünü içermektedir.
Mahkemece re'sen yetkisizlik kararı verilebilecek haller, dava şartı olan, kesin yetki halleridir. HMK'nın 18. maddesi kesin yetkinin olduğu hallerde tarafların yetki sözleşmesi yapamayacaklarını açıkca düzenlemiştir. Bu nedenle yetki sözleşmesi kesin yetkinin olduğu hallerde yapılamaz. Yetki sözleşmesinin yapılmış olması da re'sen yetkisizlik kararı verilebilecek hallerden değildir.
Somut olayda, davanın Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde açıldığı, kesin yetki durumu bulunmadığı ve davalı Zorluoğlu Şirketi’nin Dalaman Mahkemeleri’nin yetkili olduğu konusunda yetki itirazında bulunmasına rağmen mahkemece re'sen Kütahya Mahkemeleri’ne yönelik yetkisizlik kararı verildiği, ... Şirketi’nin ise yetki itirazında bulunduğu ancak yetkili mahkemeyi göstermediğinden usulüne uygun yetki itirazının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın, davanın ilk açıldığı Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesince görülüp çözümlenmesi gerekmektedir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri ile 5235 sayılı Kanunu’nun 36/3. maddesi gereğince; Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 06/06/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.