11. Ceza Dairesi Esas No: 2016/916 Karar No: 2018/777 Karar Tarihi: 01.02.2018
Memur olmayan kimsenin resmi belgede sahteciliği - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/916 Esas 2018/777 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, suçlu bulunan sanıkların sahte belge hazırladığı iddiasıyla açılan davada verilen mahkumiyet kararını bozdu. Kararda, suçun resmi belgede sahtecilik olarak kabul edildiği ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 204. maddesinin, ancak \"resmi belgenin kanun hükmü gereği sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli olan belge\" niteliğinde olması halinde uygulanabileceği belirtildi. Hükme esas alınan belgelerin noter tarafından düzenlenmemiş olması ve Noterlik Kanunu'na uygun düzenlenmemesi nedeniyle, TCK'nın 204/3. maddesinde sayılan “sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli belge” kapsamına girmedikleri vurgulandı. Mahkeme, belgelerin niteliğinin ve sahteliğinin, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenebilmesi için incelemek gerektiğini belirtti. Ayrıca, 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulama ile ilgili Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması gerektiği karara bağlandı. Kararda, kanun maddelerinin detaylı açıklamaları yer almamaktadır.
11. Ceza Dairesi 2016/916 E. , 2018/777 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Memur olmayan kimsenin resmi belgede sahteciliği HÜKÜM : Mahkumiyet
1-5237 sayılı TCK"nın 204. maddesinin 3. fıkrasındaki hükmün ancak "resmi belgenin kanun hükmü gereği sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli olan belge" niteliğinde olması halinde uygulanabileceği, hükme esas alınan noter onaylı belgelerin noter tarafından düzenlenmemiş olması ve 1512 sayılı Noterlik Kanunu"nun 84 ve devamı maddelerinde belirtilen düzenleme şeklindeki işlemlerden bulunmaması nedeniyle, TCK"nın 204/3. maddesinde sayılan “sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli belge” kapsamına girmeyeceği de gözetilerek; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenebilmesi bakımından, iddianamede belirtilen ve adli emanete alınan suç konusu belge asıllarının getirtilerek incelenip, niteliklerinin ve sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli belgelerde olup olmadığının, suç tarihi bakımından zamanaşımı hükümleri de dikkate alınarak belirlenmesinden sonra, sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, 2-Kabule göre; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve müdafii ile sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.