11. Hukuk Dairesi 2019/1169 E. , 2019/7996 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 27/12/2017 tarih ve 2016/8 E- 2017/535 K. sayılı kararın davalılar vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi"nce verilen 21/12/2018 tarih ve 2018/609 E- 2018/1318 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı ... YamanoğIu"nun, müvekkili şirkete ait markaların piyasada yarattığı ekonomik ranttan haksız şekilde yararlanmak için “YAMAN TRAKYA"NIN PEYNİRİ” adı altında marka tescil talebinde bulunduğunu, davalı idarenin marka tescil başvurusunu kabul ederek Resmi Marka Bülteninde ilan edildiğini, yayınlanan markanın müvekkilleri şirketin “Trakya” ibareli markaları ile benzer olması sebebiyle verilen ilana karşı itiraz edildiğini, bu itirazların da davalı TPMK YİDK tarafından reddedildiğini, müvekkilleri şirketin markalarındaki asli unsurun “TRAKYA” kelimesi olduğunu, geriye kalan ilavelerin markanlarının tali unsurları olduğunu ileri sürerek 2015-M-10414 sayılı YİDK kararının iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı kurum vekili, müvekkili kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, “Yaman Trakya"nın Peyniri” markasının iltibasa yol açabilecek derecede benzerlik taşımadığını, karıştırılma olasılığı bulunmadığını, davacının markaları ile kendi markaları arasında asli unsur olarak bir benzerlik bulunmadığını, işletmelerinin Trakya yöresinde, Tekirdağ ili Malkara ilçesinde bulunduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İlk derece mahkemesince iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalının "Yaman Trakya"nın Peyniri" ibareli başvuru markasıyla davacının "TRAKYA" ibareli tescilli markaları arasında görsel ve sescil olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunduğu, "TRAKYA" ibaresinin baskın olarak ön plana çıktığı, ""Yaman"" sözcüğünün bir soyadı olabileceği gibi zeki, kurnaz, becerikli bir anlam taşımakla birlikte başvuru ibaresinde asli unsur olarak ön plana çıkmadığı, başvuruya konu olan markanın kapsamındaki mallar ile davacının markasının kapsamındaki malların aynı olduğu, taraf markalarının idari ve ekonomik açıdan birbirleriyle bağlantılı, işletmesel kökenlerinin aynı olduğu konusunda ortalama düzeydeki tüketici kesiminde bir yanılgı yaşanabileceği, bu açıdan 556 sayılı KHK"nın 8/1. maddesindeki koşulların oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne, TPMK 2015-M-10414 sayılı YİDK kararının iptaline karar verilmiştir.
Karara karşı davalılar vekillerince istinaf isteminde bulunulmuştur.
İstinaf mahkemesince, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle, davalı kurum ve davalı ... vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı kurum ve davalı ... vekilleri ayrı ayrı temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalılar vekillerinin temyiz istemlerinin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, taraflardan temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 09/12/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.