Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/16629
Karar No: 2019/9675
Karar Tarihi: 21.10.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/16629 Esas 2019/9675 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/16629 E.  ,  2019/9675 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm, davalı ...Ş. vekili ve dahili davalı ... ve Emeklilik A.Ş. vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı ..., annesi olan sigortalı tarafından 2007"de TOKİ"den edinilen konut için kredi kullanıldığını, kredi borcunun Nisan 2011"de yapılandırıldığını, kredinin teminat altına alınması amacıyla da hayat sigorta poliçesi düzenlendiğini, sigortalının 18.07.2014"te öldüğünü, hayat sigortasının onay alınmadan 25.04.2013 tarihinde iptal edilmiş olması nedeniyle mirasçı olarak kendisinden talepte bulunulduğunu, bakiye kredi için taahhütte bulunduğunu, poliçenin yenilenmemesinde davalının ağır kusurlu olduğunu belirterek 31.474,56 TL"nin davalıdan tahsili ile kalan konut borcunun davalı tarafından kapatılmasına karar verilmesini talep etmiş; 02.03.2015 tarihli dilekçesiyle, ... ve Emeklilik A.Ş"yi davaya dahil etmiştir.
    Davalı banka vekili ve dahili davalı sigorta şirketi vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kabulü ile 31.474,56 TL"nin davalı sigorta şirketinden alınarak davacının murisi ... diğer davalı bankadan kullandığı konut kredi borcunun ödenmesine, geriye kalan miktarın ise davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ...Ş. vekili ve dahili davalı ... ve Emeklilik A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava, hayat sigorta poliçesine dayalı tazminat istemine ilişkindir.
    Davanın, 17.11.2014 tarihinde, davalı ...Ş. aleyhine açıldığı; davacı vekili tarafından verilen 02.03.2015 tarihli dahili dava dilekçesi ile ... ve Emeklilik A.Ş"nin davaya dahil edildiği; mahkeme tarafından, dahili davalı olarak kabul edilen ... ve Emeklilik A.Ş. hakkında da hüküm tesis edildiği görülmektedir.
    6100 sayılı HMK"nun 124/3. maddesinde yer alan "maddi hatadan kaynaklanan ve dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebi, karşı tarafın rızası aranmaksızın hakim tarafından kabul edilir" düzenlemesi ile aynı maddenin 4. fıkrasındaki "dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hâkim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebilir" düzenlemesi dışında dahili dava yolu ile taraf değişikliğine gidilmesi mümkün değildir. Usul hukukumuzda dahili dava müessesesi bulunmayıp, HUMK"nun 49-52. maddeleri (6100 sayılı HMK"nun 61 vd. md.) uyarınca, dava dilekçesinde davalı olarak gösterilmeyen kişi, dava açıldıktan sonra ihbar ya da dahili dava dilekçesi ile davada taraf sıfatını kazanamayacağı gibi, ıslah yoluyla dahi davada taraf değişikliğinin olanaklı bulunmadığı ve husumetin mahkemece re"sen dikkate alınması gerektiği açıktır.
    Bu nedenlerle; hakkında usulüne uygun olarak açılmış bir dava bulunmayan ve davada taraf sıfatı taşımayan dahili davalı konumundaki ... ve Emeklilik A.Ş. hakkında hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    2-Davacı taraf, murisinin 2011 yılında davalı bankadan kullandığı 10 yıl vadeli konut kredisinin temini için hayat sigorta poliçesi düzenleten ve 2012 yılı için poliçeyi yenileten davalı bankanın, 25.04.2013 tarihinde poliçeyi iptal edip yenilememesi nedeniyle ağır kusurlu olduğunu iddia ederek davalı bankaya husumet yöneltmiştir. Mahkeme ise, bireysel kredi müşterileri için yapılacak hayat sigortalarında yaş sınırını 85"ten 70"e düşüren tek yanlı davalı işleminin bağlayıcı olmayacağı ve ölümü kapsayan poliçe yenileme işleminin yapılmamış olmasından dolayı sigorta şirketinin sorumlu olduğu gerekçesiyle, davacı lehine de olacak biçimde tazminata karar vermiştir.
    Davacı murisi için sigorta şirketi tarafından düzenlenen iki ayrı döneme (2011-2012 ve 2012-2013) ait hayat sigorta sertifikasında, "sertifikanın, banka ile sigortacı arasındaki grup hayat sigorta sözleşmesine tabi olduğu" açıkça belirtilmiştir. Grup Hayat Sigortası Sözleşmesi"nin 3.
    maddesinde, sigorta kapsamına alınacak kişilerle ilgili 18-85 yaş aralığı şeklinde sınırlama yapılmış olup; sigorta ettiren sıfatındaki davalı ..."nın 86 nolu Yönergesi ile de hayat sigortası kapsamında sigortalatılacak kredi müşterileri için yaş haddi 70"e düşürülmüştür. Yönerge gereği sigorta yaş haddinin düşürüldüğü ve mevcut poliçenin yenilenmeyeceği hususu, davacı murisi sigortalıya SMS ile bildirilmiştir. Sigorta ettiren/ kredi kullandıran davalı bankanın, hangi müşterileri için hayat sigortası yaptıracağını serbestçe belirleme ve bu manada yaş sınırlaması getirme serbestisi bulunduğu; yapılan yaş sınırlamasından kredi müşterisini haberdar ettiği ve bu bildiriminin geçerli (bildirim için sigorta genel ve özel şartları ile kanun- yönetmelik gibi mevzuat hükümlerinde özel şekil şartı bulunmadığından) olduğu açıktır.
    Diğer yandan, davacı murisi ile davalı banka arasındaki kredi sözleşmesinin sigortaya ilişkin 16. maddesinde ve Konut Kredileri İçin Sözleşme Öncesi Bilgi Formu"nun 3. maddesinde, yıllık olarak yapılacak hayat sigortalarını yeniletme konusunda davalı bankaya sadece yetki verildiği ve yeniletme konusunda zorunluluk yüklenmediğinin açıkça düzenlendiği, ayrıca isteğe bağlı nitelikteki hayat sigortasının tüketici talep etmedikçe yaptırılmasının zorunlu olmadığı düzenlemesinin yapıldığı görülmektedir.
    Açıklanan tüm bu vakıalar karşısında; zorunlu olmayıp tamamen ihtiyari nitelikte olan hayat sigortasını yapma/ yaptırma/ yenileme konusunda sözleşme ile bir yükümlülük üstlenmeyen davalı banka ile teminatı veren sigorta şirketinin sorumluluğunu gerektirir bir hukuki sebep bulunmadığı; davacı murisi sigortalının, poliçesinin yenilenmeyeceği konusunda usulünce bilgilendirildiği halde bireysel olarak hayat sigortası yaptırma yoluna (bu imkanı bulunduğu halde) gitmediği; banka ile sigortacı arasındaki grup sigorta sözleşmesine tabi olarak sigortalanmayı peşinen kabul eden davacı murisinin, grup sigortalarında tüm gruba uygulanacak 86 nolu banka Yönergesi gereği sigorta kapsamında kabul edilmeyişine itiraz hakkı bulunmazken ve bu hususta bir itirazı da (iptalden sonraki 16 ay boyunca) olmamışken, acente konumunda olan davalı bankanın şahsi kusurundan da(bireysel kredilere bağlı hayat sigortaları yönetmeliği) bahsedilemeyeceği; yenilenip primi ödenmiş ve ölümü kapsayan geçerli bir poliçe bulunmadığı hususları dikkate alınarak hüküm tesisi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirmeyle hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.
    3-Bozma ilamının kapsam ve şekline göre, davalı ...Ş. vekili ve dahili davalı ... ve Emeklilik A.Ş. vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, hükmün, dahili davalı ... ve Emeklilik A.Ş. yararına; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ...Ş. ve dahili davalı ... ve Emeklilik A.Ş. yararına BOZULMASINA; (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ...Ş. vekili ve dahili davalı ... ve Emeklilik A.Ş. vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ...Ş. ve dahili davalı ... ve Emeklilik A.Ş."ye geri verilmesine 21/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi