Esas No: 2021/12418
Karar No: 2022/10368
Karar Tarihi: 08.06.2022
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2021/12418 Esas 2022/10368 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davanın konusu, TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı tazminat istemidir. Dava konusu taşınmaz, ormanlık alan içerisinde olup, 1947 yılında yapılan orman tahdidinde tamamı Devlet Ormanı olarak belirtilmiştir. 1969 yılında yapılan kadastro tespitinde ise hisseli olarak şahıslar adına tescil edilmiştir. Ancak, tespit malikleri arasında bulunan bazı müdahillerin ve orman idaresinin itirazı üzerine tespit kesinleşmemiştir. Yalova Kadastro Mahkemesi'nin kararıyla taşınmaz orman olarak Hazine adına tapuya tescil edilmiştir ve bu karar kesinleşmiştir. Davacıların 10 yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra açtığı dava nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Kanun maddeleri ise şöyledir: TMK'nın 1007. maddesi ve HMK'nın 353/1-b-2 maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda; ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf incelemesi üzerine bölge adliye mahkemesinin yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmünün Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekilince istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı tazminat istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın reddine ilişkin olarak verilen karara karşı, davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi’nce esastan reddi ile 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-2 maddesi uyarınca hükmün gerekçesi değiştirilmek suretiyle yeniden karar verilmiş olup; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosya kapsamına göre; dava konusu taşınmazın bulunduğu ... Köyünde 1947 yılında yapılan ilk orman tahdidinde 829 nolu parsel numarası verilen taşınmazın tamamının Devlet Ormanında kaldığı, dava konusu taşınmazın bulunduğu köyde maki tefrikinin yapıldığı ancak dava konusu parselin toprak tevziine tabi tutulmadığı, bilahare 1969 yılında yapılan kadastro tespitinde 241.200 m² miktarındaki taşınmazın tespite müstenit tapu kayıtlarına istinaden hisseli olarak ... parsel numarası altında şahıslar adına tespitinin yapıldığı, tespit maliklerinin, davacılar ve murislerinin de aralarında bulunduğu bir kısım müdahilin ve orman idaresinin tespite itirazı üzerine tespitin kesinleşmediği, Yalova Kadastro Mahkemesi'nin 08/11/2002 tarih
2001/3-2002/6 E.K. sayılı ilamıyla 241.200 m² miktarındaki ... Köyünde kain ... nolu parselin orman olarak Hazine adına tapuya tesciline karar verildiği ve bu kararın temyiz ve karar düzeltmeden geçerek 09/11/2004 tarihinde kesinleştiği, eldeki davanın 14.12.2016 tarihinde, 10 yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra açıldığı anlaşıldığından, davacı ve murisinin dava konusu taşınmazda malik olmaması nedeniyle davanın reddine ilişkin ilk derece mahkemesince verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi ile davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğinden 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-2 maddesi uyarınca hükmün gerekçesi değiştirilmek suretiyle yeniden esas hakkında karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olmadığından usul ve yasaya uygun olan hükmün HMK'nın 370. maddesi gereğince ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 08/06/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.