Resmi belgede sahtecilik - başkasına ait kimliğin ve kimlik bilgilerinin kullanılması suretiyle iftira - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/4492 Esas 2018/762 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/4492
Karar No: 2018/762
Karar Tarihi: 01.02.2018

Resmi belgede sahtecilik - başkasına ait kimliğin ve kimlik bilgilerinin kullanılması suretiyle iftira - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/4492 Esas 2018/762 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi         2017/4492 E.  ,  2018/762 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, başkasına ait kimliğin ve kimlik bilgilerinin kullanılması suretiyle iftira
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    A) Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 Tarih 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    Toplanan deliller karar yerinde incelenip sanığa yüklenen suçun sübutu kabul, soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezayı artırıcı sebebin bulunmadığı, temel cezayı teşdit gerekçesi ile azaltıcı sebebin ise nitelik ve derecesi takdir kılınmış ve incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
    B) Sanık hakkında başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
    TCK"nın 268. maddesinde düzenlenen “başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması” suçunun oluşabilmesi için failin önce bir suç işlemesi daha sonra bu suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla adli makamlara başkasına ait kimliği veya kimlik bilgilerini vermesi gerekmektedir. 20.09.2013 tarihli iddianamede, sanığın, işlediği suçlardan dolayı yakalanmamak için mağdur ..."ın kimlik bilgilerini kullanarak, üzerinde kendi fotoğrafının bulunduğu tamamen sahte olan nüfus cüzdanı ve sürücü belgesini düzenleyip kullandığının iddia edilmesi; somut olayda, sanığın içerisinde bulunduğu aracın, kolluk görevlileri tarafından şüphe üzerine durdurulup kimlik istedikleri, sanığın hakkındaki kesinleşmiş mahkumiyet hükmünün infazından kaçmak amacıyla üzerinde bulunan başkası adına düzenlenmiş sahte nüfus cüzdanını ibraz ettiği anlaşıldığından; sanığın, kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemediği, başkasının kimliğini ya da kimlik bilgilerini kullanarak kendisini suçsuz, kimliğini ya da kimlik bilgilerini kullandığı gerçek kişiyi ise işlemediği bir suçun faili olarak göstermediği cihetle, 5237 sayılı TCK"nın 268. maddesinde düzenlenen suçun unsurlarının oluşmadığı; sanığın fiilinin 5326 sayılı Kanun"un 40/1. maddesine uyduğu gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak sanığın lehine bulunan ve eylemine uyan 5326 sayılı Yasanın 40/1. maddesinde öngörülen idari para cezasının miktarına göre 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 20/2-d maddesinde yazılı soruşturma zamanaşımının fiilin işlendiği 07.07.2013 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşıldığından, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta CMUK"nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün bulunduğundan, Kabahatler Kanununun 20/1. maddesi uyarınca sanık hakkında İDARİ PARA CEZASI VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, 01.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.