11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/4902 Karar No: 2018/761 Karar Tarihi: 01.02.2018
Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/4902 Esas 2018/761 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, resmi belgede sahtecilik suçundan mahkum edilirken, aynı davadaki beraat ve dolandırıcılık suçu hakkında verilen beraat kararı da onandı. Mahkeme kararında, Anayasa Mahkemesi'nin TCK'nın 53. maddesi ile ilgili iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi gerektiği belirtiliyor. Delillerin incelenmesi sonucu, suçun sanığa yüklenmesinin kabul edildiği, cezanın artırılması veya azaltılması için gerekçe olmadığı ve savunmanın reddedildiği belirtildi. Ancak, sanığın, suçlamayı kabul etmemesi ve suça konu çeklerdeki imza incelemesi yapılmadığı için hükmün eksik araştırma ile verildiği gerekçesiyle karar bozuldu. Kanun maddeleri ise 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi ve 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi olarak belirtildi.
11. Ceza Dairesi 2017/4902 E. , 2018/761 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Tehdit ve nitelikli dolandırıcılık suçu hakkında beraat Resmi belgede sahtecilik suçu hakkında mahkumiyet
I- Sanık ... hakkında verilen hükme yönelik sanığın temyiz itirazlarının incelenmesinde; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığa yüklenen suçun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, cezayı artırıcı ve azaltıcı sebeplerin bulunmadığı takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş ve incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA, II- Sanık ... hakkında verilen hükme yönelik sanığın temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; 1- Sanık ...’ın aşamalarda suçlamayı kabul etmeyerek, suça konu çekleri şikayetçiye vermediğini, şikayetçiden borç almadığını savunması ve alınan bilirkişi raporunda, suça konu çeklerdeki yazıların sanığın eli ürünü olmadığının belirtilmesi, ancak imza incelemesi yapılmamış olması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkarılması bakımından, suça konu çeklerdeki imzaların sanığın eli ürünü olup olmadığı yönünde bilirkişi raporu alınması, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri yerine, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 2- Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.