Esas No: 2022/2467
Karar No: 2022/10310
Karar Tarihi: 08.06.2022
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2022/2467 Esas 2022/10310 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2022/2467 E. , 2022/10310 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda; ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf incelemesi üzerine bölge adliye mahkemesinin yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmünün Yargıtay’ca incelenmesi bir kısım davalılar vekilince istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkini istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, taraf vekillerince yapılan istinaf başvurusunun Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi'nce 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiş olup, hüküm; bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Aşağıda açıklanan gerekçelerle Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi'nin istinaf başvurusunun esastan ret kararı kaldırıldıktan sonra Samandağ 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2019/190 Esas-2019/313 Karar sayılı kararının incelenmesinde;
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; arsa niteliğindeki ... parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11/1-g maddesi uyarınca emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesine ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek davalıya ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1) Anayasa Mahkemesi'nin 27/11/2020 gün, 31317 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 16/07/2020 tarih ve 2018/104 Esas, 2020/39 Karar sayılı kararı ile 7139 sayılı Kanunla Değişik Kamulaştırma Kanunu'nun 10/8. fıkrasının dördüncü cümlesinin; “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hakim tarafından tespit edilen bedel, fazla olması durumunda idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmek üzere” bölümü ile yedinci cümlesinde yer alan “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedelden fazla olması halinde fazla olan tutarın bloke edildiğine” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu ve iptal edildiği nazara alınarak fark kamulaştırma bedelinin Adana Bölge Adliye Mahkemesi'nin 14/10/2021 tarihli ek kararı ile derhal ödenmesine karar verildiği anlaşıldığından; dava tarihinden 4 ay sonrasından başlayarak ek karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi gerektiği,
2) Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesi'nin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 gün ve 30791 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğinden,
Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının;
a) Faize ilişkin (4) numaralı bendinin hükümden tamamen çıkartılmasına, yerine (Tespit edilen kamulaştırma bedelinin 73.812,43 -TL’lik kısmına 23.01.2017 tarihinden karar tarihi olan 26/04/2019 tarihine kadar, üçer aylık vadeli hesaba yatırılan 177.545,07 -TL’lik kısma ise 23.01.2017 tarihinden Adana Bölge Adliye Mahkemesi'nin 14.10.2021 tarihli ek karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesine) cümlesinin yazılmasına,
b) Vekalet ücretine ilişkin (8) numaralı bendinin hükümden tamamen çıkartılmasına, bent numaralarının buna göre teselsül ettirilmesine,
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, HMK'nın 373/1. maddesi uyarınca kararın bir örneğinin Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi'ne GÖNDERİLMESİNE, bir kısım davalılardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, 08/06/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.