Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/7018 Esas 2016/1552 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/7018
Karar No: 2016/1552
Karar Tarihi: 17.02.2016

Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/7018 Esas 2016/1552 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanığın dolandırıcılık suçu kapsamında 1 yıl ertelenmiş hapis ve 100 TL adli para cezası ile suçlu bulunmasına karar verdi. Yargılama sürecinde, sanığın tanıdığı bir kuyumcu olan mağdura altın bozdurma vaadiyle altınlarını aldığını, daha sonra katılımcı tarafından istenmesine rağmen sürekli ertelediğini ve sonunda da dükkanı başka kişilere devrederek ayrıldığını tespit edilmiştir. Mahkeme, sanığın altın fiyatlarının yükseleceği konusunda mağdurun güvenini kötüye kullanarak altınları kendisinde tuttuğunu belirledi. Bu şekilde hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu oluştuğu ve dolandırıcılık suçu kadar ciddi olmadığı için dolandırıcılık suçundan hüküm giydi. Kararda 5237 sayılı TCK'nın 157/1, 51, 52/2. maddeleri uyarınca cezalandırılması gerektiği belirtilmiştir.
23. Ceza Dairesi         2015/7018 E.  ,  2016/1552 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık
    HÜKÜM : 5237 sayılı TCK"nın 157/1, 51, 52/2. maddeleri uyarınca erteli 1 yıl hapis ve 100 TL adli para cezası ile mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Katılanın, suç tarihinde, daha önceden tanıdığı ve sürekli alış veriş yaptığı Şahin Kuyumculuğun sahibi sanığa bozdurmak için 2 adet Cumhuriyet altını, 4 adet yarım altın, 54 adet çeyrek altın ve 80 gram has altın vermesi üzerine, sanığın fiyatların yükseldiğini, altınların kendisinde kalmasını, parasını 10 gün sonra vermeyi tekli ettiği, katılanın da bu teklif kabul ederek altınları bırakarak kuyumcudan ayrıldığı, daha sonra suça konu altınların parası katılan tarafından istemesine rağmen sanığın katılanı sürekli oyaladığı ve en sonunda da kuyumcu dükkanını başka kişilere devrederek ayrıldığı, sanığın bu surette dolandırıcılık suçunu işlediği iddia ve kabul olunan somut olayda,
    1) Sanığın, altın fiyatlarının daha da artacağını söyleyerek katılana ait altınları daha sonra satın alıp parasını vermek üzere almasına rağmen, katılana iade etmeyerek uhdesinde tutmak suretiyle, kendisine teslim edilmiş olan eşya üzerinde zilyetliğin devri amacı dışında tasarrufta bulunduğunun anlaşılması karşısında, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun oluştuğu gözetilmeden suç vasfında hataya düşülerek dolandırıcılık suçundan hüküm kurulması,
    2) Kabule göre de, Anayasanın 141. 5271 sayılı CMK" nın 34/1 ve 230. maddeleri ile 1412 sayılı CMUK" un 308/7 maddeleri uyarınca, mahkeme kararlarının Yargıtay denetimine olanak verecek biçimde açık ve gerekçeli
    olması ve Yargıtay’ın bu işlevini yerine getirmesi için gerekçe bölümünde, mevcut delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterilmesi, ulaşılan kanaat ve delillerle sonuç arasında bağ kurulması gerektiği gözetilmeden gerekçesiz karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.