22. Hukuk Dairesi 2016/23228 E. , 2019/20835 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ: ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı ve dahili davalı vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin işveren yetkilisi tarafından haklı neden bulunmaksızın feshedildiğini ileri sürerek kıdem tazminatı ile ödenmediğini iddia ettiği bir kısım işçilik alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar Cevaplarının Özeti:
Davalı ... vekili, davalının kendisinin işçisi olmadığını, kendisinin hasım gösterilerek dava açılmasının hukuka aykırı olduğunu belirterek davanın husumet yokluğundan reddini istemiştir. Davaya dahil edilen ... Su Ürünleri Gıda Ürt. Paz. San. Tic. A.Ş. vekili; davacının taraf değişikliğine rızalarının olmadığını, müvekkil şirket aleyhine açılmış bir dava olmadığından davanın öncelikle bu nedenle reddinin gerekeceğini, davacının kendilerine alenen hakaret etmesi sebebiyle iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini, fazla çalışma iddiasının doğru olmadığını, fazla çalışma yapılan dönemlerde ise bu çalışmasının karşılığının davacıya ödendiğini, davacının yıllık izinlerini kullandığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporlarına göre, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar davacı vekili ve dahili davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm, davalı şirket vekillerinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Somut uyuşmazlıkta dava dilekçesinde davalı olarak ... gösterilmiş, yargılama aşamasında davacı vekilince ibraz edilen 12.11.2015 tarihli dilekçeyle; dava dilekçesinde davalı olarak gösterilen ..."in, ... Su Ürünleri Gıda Ürt. Paz. San. Tic. A.Ş."nin sahibi ve ortağı olduğunu, müvekkilinin çalıştığı süre içerisinde sürekli bu şahıstan emir ve talimat alması sebebiyle böyle bir yanılgıya düştüğü belirtilerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 124. maddesi gereğince davalı tarafın ... Su Ürünleri Gıda Ürt. Paz. San. Tic. A.Ş. olarak değiştirilmesi talep olunmuştur. Davacı vekilinin davalı tarafta değişiklik yapma talebi mahkemece uygun görülerek, ... Su Ürünleri Gıda Ürt. Paz. San. Tic. A.Ş."ye dava dilekçesi tebliğe çıkartılmış ve bu suretle taraf teşkili sağlanmıştır. Dosya içeriğine göre; davacının, dava dilekçesinde davalı tarafı yanlış göstermesinin Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 124. maddesinin 4. fıkrası uyarınca kabul edilebilir bir yanılgıya dayandığı anlaşılmakla, mahkemece bu hususta yapılan usuli işlem isabetlidir. Nitekim, mahkemece; davacının söz konusu talebini kabul ederek anılan şirkete tebligat çıkartmış; ancak, esasen taraf olmaktan çıkarılan ...; gerekçeli karar başlığında, dahili davalı sıfatı ile yer verilen ... Su Ürünleri Gıda Ürt. Paz. San. Tic. A.Ş. ile birlikte davalı olarak gösterilmiş ve ... Su Ürünleri Gıda Ürt. Paz. San. Tic. A.Ş. aleyhine dahili davalı sıfatı ile hüküm kurulmuştur. Usul hukukumuzda dahili davalı müessesesinin bulunmadığı da gözetildiğinde; gerekçeli kararda sadece ... Su Ürünleri Gıda Ürt. Paz. San. Tic. A.Ş. davalı olarak gösterilerek kararın hüküm fıkrasında bu şirket hakkında davalı sıfatı ile hüküm kurulması gerekmektedir.
3-Taraflar arasında davacının fazla çalışma yapıp yapmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır. Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.Somut olayda; davacı işçi, haftanın 7 günü, 16.00- 08.00 saatleri arasında çalıştığını iddia etmiş, davalı yanca işyerinde kural olarak fazla çalışma yapılmadığı, yapılmış ise karşılığı ücretlerin ise ödendiği savunulmuştur. Mahkemece dinlenen tanık anlatımlarına göre, davacının 16.00- 08.00 saatleri arasında günde 16 saat çalıştığı, 1,5 saat ara dinlenme ile günlük 14,5 saat fiili çalışma neticesinde haftalık 42 saat fazla çalışma yaptığı kabul edilmiştir. Ancak sunulan deliller, dinlenen tanık anlatımları, yapılan işin niteliği ile davacı tanığı tarafından açılan ve Dairemizin de incelemesinden geçen 2014/11392 Esas sayılı dosya içeriği birlikte değerlendirildiğinde; davacının fazla çalışma ücret alacağının; tespit edilen günlük 16 saatlik çalışması kapsamında fiilen günlük 3 saat ve haftalık 18 saat fazla çalışma yaptığı kabulü ile hesaplanarak hüküm altına alınması dosya içeriğine daha uygun düşecektir.
Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 11.11.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.