14. Hukuk Dairesi 2017/3643 E. , 2018/1334 K.
"İçtihat Metni"BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : . Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, 17.02.2016 tarihinde verilen dilekçeyle mirasın hükmen reddi talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda davanın kabulüne dair verilen 08.03.2017 tarihli hükmün ... Bölge Adliye Mahkemesince istinaf yoluyla incelenmesi bir kısım davalı vekilleri tarafından talep edilmiştir. Bölge adliye mahkemesince istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın bir kısım davalı vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya ve içeriği incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü.
KARAR
Davacılar vekili, 13.10.2015 tarihinde vefat eden Süleyman Bektaş"ın terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... A.Ş. vekili, davalı ... T.A.O vekili ile davalı T. ... A.Ş. vekili cevap dilekçelerinde, davaya bakma yetkisinin İstanbul mahkemelerinde olduğunu, davanın üç aylık yasal süre içinde açılmadığını, dava şartlarının oluşup oluşmadığının araştırılmasını, aleyhe yargılama gideri ve vekalet ücreti hükmedilmemesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Davalı ... ve ... Bankası A.Ş. vekili cevap dilekçesinde, murisin ... A.Ş."ye olan borcunun davacılar tarafından ödendiğini, terekeyi sahiplenme olduğundan davanın kabulünün mümkün olmadığını, aleyhe yargılama gideri ve vekalet ücreti hükmedilmemesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davanın kabulüne verilmiştir.
Hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davalı T. ... A.Ş. vekili, davalı ... ve ... Bankası A.Ş. vekili, davalı ... T.A.O vekilince talep edilmiş, ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi"nce davalı T. ... A.Ş. vekili ile davalı ... ve ... Bankası A.Ş. vekilinin istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davalı davalı T. ... A.Ş. vekili ile davalı ... T.A.O. vekili temyiz etmiştir.
Dava, TMK"nun 605/2. maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır (TMK m. 605/2). Mirasçılar Türk Medeni Kanunu"nun 610. maddesinde yazılı aykırılık da bulunmadıkça yani zımnen mirası kabul etmiş duruma düşmüş olmadıkça her zaman murisin ödemeden aczinin tespitini isteyebilir. Türk Medeni Kanunu"nun 606. maddesinde belirtilen süre bu davada uygulanmaz. Dava alacaklılara husumet yöneltilerek görülür. Bu davada yetkili mahkeme ise alacaklıların davanın açıldığı zamandaki ikametgahı mahkemesidir. Ayrıca Türk Medeni Kanununun Velayet Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunulması da zorunludur.
Yerel mahkemece davanın kabulüne, bölge adliye mahkemesince de istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiş ise de, yerel mahkemece yapılan araştırma ve incelemeler hüküm kurmaya yeterli değildir. Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde terekenin borca batık olduğu kabul edilir. Aksi halde terekenin borca batık olup olmadığı, murisin malvarlığı bulunup bulunmadığının usulüne uygun olarak, bankalar, trafik tescil müdürlüğü, vergi daireleri, belediyeler, tapu müdürlüğü v.b. kurum ve kuruluşlardan sorulması, murisin alacak ve borçları zabıta marifetiyle de araştırılarak aktif malvarlığı ile takibe konu borç miktarı gözönünde tutularak aktif ve pasifinin tereddüde neden olmayacak şekilde belirlenmesi gerekir. Yerel mahkemece murisin ölüm tarihi itibariyle üzerine kayıtlı araç bulunup bulunmadığının tespiti için ilgili emniyet müdürlüğüne yazı yazılmadığı, murisin davalı ... A.Ş."ye olan borcunun mirasçılar tarafından ödendiği iddiasının araştırılmadığı, murisin borcu ödendiyse davacılar tarafından ödenip ödenmediği, davacıların mirası kabul anlamına gelebilecek davranışlarda bulunup bulunmadıkları tespit edilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi ve bölge adliye mahkemesince istinaf talebinin esastan reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Ayrıca, davalı ... T.A.O. vekilinin de istinaf talebi bulunmasına rağmen bölge adliye mahkemesince adı geçen davalının istinaf talebinin değerlendirilmemesi de doğru görülmemiş, bu sebeplerle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle HMK 373/1. maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin ilgili Bölge Adliye Mahkemesi Dairesine GÖNDERİLMESİNE, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 22.02.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.