Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/995
Karar No: 2010/3799
Karar Tarihi: 08.07.2010

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2010/995 Esas 2010/3799 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2010/995 E.  ,  2010/3799 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil

    ...ile ... ve ... ve dahili davalı Hazine aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair ...Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 19.12.2008 gün ve 527/532 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili ile dahili davalı Hazine vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
    K A R A R

    Davacı vekili, tapuda vekil edeni adına kayıtlı 45 parsel numaralı taşınmazın kuzeyinde bulunan yaklaşık 10 dönüm yüzölçümündeki taşınmaza gerçek kişi davalıların haksız yere tecavüz ettiklerini ileri sürüp, elatmalarının önlenmesine karar verilmesini istemiş, 20.06.2007 tarihli ıslah dilekçesi ile dava konusu yaptığı yere 20 yılı aşkın süreden beri zilyet olunduğunu belirterek tapu kaydının iptali ile vekil edeni adına kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalılar ...ve ... dava konusu yapılan yerin adlarına tapulu olduğunu belirterek, dahili davalı Hazine vekili ise husumet yokluğundan davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3. maddesine göre 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle gerçek kişiler hakkındaki davanın reddine, husumet yokluğu ile de dahili davalı Hazine aleyhine açılan davanın reddine karar verilmesi üzerine; hükmün esasına ilişkin bölümü davacı vekili, avukatlık ücretine ilişkin bölümü ise dahili davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava tesbit öncesi nedene dayanarak dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ve tescil davasıdır. Dava konusu taşınmazı kapsayan parsele ait tutanak 13.07.1992 tarihinde kesinleşmiştir. İncelenmekte olan bu dava ise 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesinde belirtilen 10 yıllık hak düşürücü sürenin kaçırılmasından sonra 23.11.2006 tarihinde açılmıştır. Anılan maddedeki 10 yıllık süre hak düşürücü nitelikte olup, olumsuz dava koşuludur. Hak düşürücü sürenin gerçekleşmesi işin esasının incelenmesini önler. Hak düşürücü süre tüm def’i ve itirazlardan önce nazara alınır. Bu nedenle; yargılama bitinceye dek hak düşürücü sürenin geçtiği taraflarca ileri sürülebileceği gibi, görevden ötürü hakim tarafından kendiliğinden de gözönünde tutulur. Davanın hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle reddine karar verilmesinde isabetsizlik görülmediğinden esasa ilişkin hüküm bölümün ONANMASINA,
    Dahili davalı Hazine vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarına gelince; yapılan yargılamada Hazine vekil aracılığıyla temsil edilmiş ve açılan davanın husumetten reddine karar verilmesini savunmuştur. Yargılama sonunda Hazine hakkında husumet yokluğundan davanın reddine karar verildiğine göre Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre Hazine lehine avukatlık ücreti takdir edilmesi gerekirken reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.
    Dahili davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan bu nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve kanuna aykırı olan hükmün avukatlık ücretine ilişkin bölümünün HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 17,15 TL onama harcın peşin harçtan mahsubu ile artan 1,45 TL’nın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine 08.07.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi