11. Hukuk Dairesi 2019/2113 E. , 2020/908 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Ankara 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 07/12/2017 tarih ve 2016/317 E. - 2017/412 K. sayılı kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi"nce verilen 07/03/2019 tarih ve 2018/869 E. - 2019/241 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacılar vekili, MESA ibaresinin, 1969 yılından bu yana faaliyette bulunan müvekkili MESA MESKEN SANAYİİ A.Ş.’nin ticaret unvanında marka olarak tescilli olduğunu, müvekkili MESA HOLDİNG A.Ş.’nin de 22.05.2015 tarihi itibariyle markasının tescil edildiğini, markanın topluluk bünyesindeki diğer şirketlere dahi lisans sözleşmeleri ile kullandırılmakta olduğunu, davalının, müvekkillerinin ticaret unvanında yer alan ve markası da olan MESA ibaresini kullanarak markaya tecavüz ve haksız rekabet yarattığını, davalının bu kullanımından 2016/42004 numaralı marka başvurusu ile haberdar olduklarını ileri sürerek müvekkillerinin marka haklarına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti ile men"ine, MESA ibaresinin davalının ticaret unvanından terkinine, her türlü kullanımına son verilmesine, masrafı davalıdan alınarak hükmün tirajı en yüksek 5 gazeteden birinde ilanına, maddi, manevi tazminat ve sair talep ve dava haklarının saklı tutulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Şirket vekili, müvekili şirketin 15.06.2011 tarihinde Bolu’da kurulup tescil edildiğini, müvekkilinin markası her ne kadar davacının markası ile benzerlik gösterse de her iki markanın aynı mal ve hizmetlerde kullanılmadığını, ülke bazında “Mesa Holding” ve “Mesa Mesken Sanayii A.Ş.” ile özdeşleşen emtiaların da bilinmediğini, MESA ibaresinin tanınmış marka olmadığını, ülke bazında bir itibar kazandırılmadığını, bundan dolayı markaya tecavüzün gerçekleşmediğini, savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, taraf marka ve işaretlerinin ayırt edici nitelikteki esas unsurunun MESA ibaresi olduğu, taraf marka ve işaretlerinin benzer bulunduğu, taraf marka ve işaretlerinin ilişkin oldukları sektörlerin de aynı/benzer olduğu, davacı tarafın, davalı kullanımının başladığı 1996 yılından 2016 yılına kadar yaklaşık 20 yıl boyunca sessiz kalınması nedeniyle, davalının fiili kullanımı nedeniyle doğmuş olan kazanılmış hakkı olduğu, davacı ... MESKEN SANAYİ A.Ş. yönünden davalının ticaret sicil kaydının 24/06/2011 tarihinde oluşturulduğu ve ticaret siciline kayıt edildiği, dava tarihinin ise 12/08/2016 olup tescil tarihinden itibaren 5 yılı aşkın uzun bir süre sonra ticaret unvanının terkini için dava açıldığı, diğer davacı ...Ş. yönünden de bu davacının sicil kaydının davalıdan sonra olup, TTK 52. maddesi kapsamında terkin şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacılar vekili istinaf etmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince tüm dosya kapsamına göre, ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esas yönünden reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz istemlerinin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 10,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, 04/02/2020 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.