8. Hukuk Dairesi 2010/1852 E. , 2010/3789 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Katkı Payı Alacağı
... ile ... aralarındaki katkı payı alacağı davasının reddine dair ...Aile Hukuk Mahkemesinden verilen 24.11.2009 gün ve 1310/1108 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... vekili, evlilik birliği içinde edinilen Bademli 1249 parselde 39 no.lu bağımsız bölümün ½ payının, ... Merkez 1201 ada 96 parselin 2/14 payının, ... 66 ada 9 parselde 142 no.lu meskenin edinilmesinde ve davalı adına ilk defa 1976 yılında açılarak iki kez zararla kapatılan ve nihayet son kez açılan eczanenin sermaye ve yatırım giderlerinde vekil edeninin katkısı bulunduğunu açıklayarak, fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak 35.000 TL. alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek en yüksek avans faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... vekili, davanın 1 yıllık zamanaşımı süresinin geçirilmesinden sonra açıldığını, davacının katkısı bulunmadığını, evlilik birliği içinde edinilen birçok taşınmazın davacı adına tescil edildiğini, ne var ki aradan geçen sürede davacının adına kayıtlı taşınmazları elden çıkardığını açıklayarak, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, boşanma davasının kesinleştiği tarihten dava tarihine kadar bir yıllık zamanaşımı süresinin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar 9.8.1975 tarihinde evlenmiş, 2.11.1999 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün 1.2.2002 tarihinde kesinleşmesiyle evlilik birliği son bulmuştur. TMK.nun 179.maddesine göre mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı olduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır. Taraflar arasında başka bir mal rejimi seçildiği ileri sürülmediğine göre, evlenme tarihinden mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar mal ayrılığı rejimi geçerlidir.
Dava konusu taşınmazların satın alındığı ve eczanenin açıldığı iddia edilen tarih itibariyle eşler arasında 743 sayılı MK.nun 170. maddesi uyarınca “mal ayrılığı” rejimi geçerlidir. Eşler arasındaki mal rejimi TMK.nun 225/2.maddesine göre boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle sona ermiştir. TMK.nun 5.maddesine göre, Borçlar Kanununun genel nitelikli hükümleri uygun düştüğü ölçüde tüm özel hukuk ilişkilerine uygulanır.Borçlar Kanununun 544.maddesi de Borçlar Kanununu MK.nun mütemmimi kabul etmiştir.
Dava konusu taşınmazların ve eczanenin edinildiğinin ileri sürüldüğü tarihe göre, eşler arasında 743 sayılı MK.nun 170. maddesi hükmü uyarınca mal ayrılığı rejimi geçerli olduğundan uyuşmazlık Borçlar Kanununun genel hükümlerine göre çözüme kavuşturulmalıdır. Bu durumda 1.1.2002 tarihinde yürürlüğe giren 4721 sayılı TMK.nun 178.maddesinde düzenlenen dava zamanaşımına ilişkin düzenleme eldeki davaya uygulanamaz. Taraflar arasındaki uyuşmazlıkta Borçlar Kanununun başka türlü hüküm mevcut olmadığı takdirde her dava için öngörülen 10 yıllık zamanaşımı süresini öngören 125.maddesindeki düzenlemenin uygulanması gerektiği açıktır. Mahkemece, iddia ve savunma çerçevesinde tüm taraf delillerinin toplanması ve uyuşmazlığın esası bakımından karar verilmesi gerekirken, dava konusu taşınmazların ve eczanenin edinildiğinin ileri sürüldüğü tarih itibariyle uyuşmazlığın 1.1.2002 tarihinden önceye ilişkin olduğu gözden kaçırılarak yukarıda yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiş olması doğru değildir.
Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile usul ve yasa hükümlerine uygun bulunmayan hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve 17,15 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine 08.07.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.