17. Hukuk Dairesi 2017/1632 E. , 2019/9603 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerle davanın kısmen kabulüne dair kararın süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili; müvekkillerinden ..., ... ve ... anneleri, ... eşi olan ... ile ..., ... ve ... kardeşleri, ... çocukları olan ... ve..., müteveffa ... sevk ve idaresindeki araca ... sevk ve idaresinde olan ve davalı ... adına kayıtlı olan kamyonun çarpması sonucu hayatını kaybettiklerini, müvekkillerinin miras bırakanlarının ölümüne sebebiyet veren aracın ... Sigorta A.Ş ile sigortalandığını, davacıların ölenlerin desteğinden yoksun kaldıklarını belirterek, davacı ... için 10.000,00 TL maddi, 40.000,00 TL manevi, diğer davacılar için ayrı ayrı 10.000,00 TL maddi, 30.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan ... ve ..."den müştereken ve müteselsilen, ... sigorta A.Ş"den ise sadece maddi tazminatın müvekkillere ödenen bedel tenzil edildikten sonra kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekilleri; davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davacılar ..., ..., ... tarafından açılan maddi tazminat talepli davanın reddine, davacı ..."in açtığı maddi tazminat talepli davanın kabulüne, 36.120,99 TL"nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, alacağa davalı ... ve davalı ... yönünden kaza tarihi olan 20/12/2010 tarihinden itibaren, davalı ...Ş. yönünden dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, davacıların manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile davacı ... yönünden 10.000,00 TL, davacı ... yönünden 10.000,00 TL,davacı ... yönünden 10.000,00 TL, davacı ... yönünden 10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 20/12/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ... ve davalı ..."tan müştereken ve müteselsilen alınarak bu davacılara verilmesine,fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz eilmiştir.
1-Dava trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma zararı ve manevi zararın tazmini istemine ilişkindir.
Dava dilekçesinde nelerin yer alması gerektiği hususu 6100 sayılı HMK"nun 119. maddesinde düzenlenmiştir. 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 31. maddesinde ise; “Hakim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; soru sorabilir; delil gösterilmesini isteyebilir” hükmüne yer verilmiştir. O halde açıklık bulunmayan hallerde hakim, dava dilekçesinin açıklanmasını ilgili taraftan her zaman isteyebilir. Yine mahkemece; davacıların dava dilekçesinde ve ıslah dilekçesindeki talepleri hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerekmektedir. Yine davanın kabulüne karar verildiği halde HUMK.’nun 389. maddesi (HMK md. 297) uyarınca, hükmün taraflara yükletilen ödevlerin ve bahsedilen hakların hiçbir kuşku ve tereddütü gerektirmeyecek şekilde çok açık ve icra (infaz) edilebilir nitelikte olması gerekirken, infazda tereddüt yaratacak biçimde hüküm kurulması da usul ve yasaya uygun değildir.
Somut olayda, dava dilekçesinde davacıların kazada hayatını kaybeden ..., ... ve ... yönünden ayrı ayrı
destek tazminatı ve manevi tazminat talepleri olduğu anlaşılmaktadır. Ancak davacılardan hangisi için ne kadar maddi ne kadar manevi tazminat talep edildiği ve hangi müteveffa yönünden talep edildiği açık olmadığı gibi, mahkemece verilen kararda da hükmedilen manevi tazminatların hangi davacı lehine hangi müteveffa yönünden verildiği açık değildir. Bu durumda, mahkemece yapılacak iş, öncelikli olarak davacılar vekiline, talep olunan maddi ve manevi tazminat miktarını davacılar ve vefat edenler yönünden ayrı ayrı belirtmesi için uygun süre verip, talep açıklattırıldıktan sonra işin esasının incelenmesine geçilmesi gerekirken, bu husus tamamlanmadan yargılamaya devam olunarak hüküm tesis olunması bozmayı gerektirmiştir.
2-Bozma neden ve şekline göre davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, mahkeme hükmünün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."e geri verilmesine 17.10.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.