Esas No: 2021/500
Karar No: 2022/1898
Karar Tarihi: 30.05.2022
Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2021/500 Esas 2022/1898 Karar Sayılı İlamı
DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU 2021/500 E. , 2022/1898 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2021/500
Karar No : 2022/1898
TEMYİZ EDEN (DAVALILAR) : 1- …Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …
2- … Valiliği
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Petrol Anonim Şirketi
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : Danıştay Altıncı Dairesinin 07/10/2020 tarih ve E:2020/5349, K:2020/8870 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Antalya ili, Konyaaltı ilçesi, … Mahallesi, ... Sokak, No:… adresinde faaliyet gösteren davacı şirketin, tesisinde otomatik numune alma sisteminin kurulu olmadığından bahisle 2872 sayılı Çevre Kanunu'nun 20. maddesinin (b) bendi uyarınca idari para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Antalya Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı kararı ile dayanağı olduğu ileri sürülen 03/07/2009 tarih ve 27277 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Sanayi Kaynaklı Hava Kirliliğinin Kontrolü Yönetmeliği'nin EK-5/Y maddesinin 1. 4. fıkrasının iptali ve söz konusu taleplerin reddi halinde Yönetmelik maddesine göre ödenmesi gereken yatırım bedellerin tespiti ve davalı idareden tahsiline karar verilmesi istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Altıncı Dairesinin 07/10/2020 tarih ve E:2020/5349, K:2020/8870 sayılı kararıyla;
Danıştay (Kapatılan) Ondördüncü Dairesinin 24/02/2016 tarih ve E:2014/11071, K:2016/1104 sayılı kararının, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun karar düzeltme aşamasında verilen 17/10/2019 tarih ve E:2018/2890, K:2019/4535 sayılı kararıyla, davacı şirketin idari para cezası ile cezalandırılmasına yönelik Antalya Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işlemine ilişkin kısmının bozulması, diğer kısımlar yönünden ise karar düzeltme isteminin reddi üzerine kısmen bozma kararına uyulup, bozulan kısım hakkında yeniden inceleme yapılarak;
03/07/2009 tarih ve 27277 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Sanayi Kaynaklı Hava Kirliliğinin Kontrolü Yönetmeliği'nin dava konusu, EK-5 "Kirletici Vasfı Yüksek Tesisler İçin Özel Emisyon Sınırları" başlıklı Y) YİRMİİKİNCİ GRUP TESİSLER konu başlığında "1) Ham Petrol, Petrol ve Akaryakıt Dolum ve Depolama Tesisleri" alt başlığı altındaki 1.4. fıkrasında; "Tank üzerinde bulunan numune alma noktalarının ve seviye ölçüm cihazlarının kapaklarının kapalı tutulması sağlanmalı ve otomatik numune alma sistemine 01/01/2014’e kadar geçilmelidir." hükmüne yer verildiği,
20/12/2014 tarih ve 29211 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Sanayi Kaynaklı Hava Kirliliğinin Kontrolü Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik'in 18. maddesinde; "Aynı Yönetmeliğin eki Ek-5.L ve Ek-5.Y bölümlerinde yer alan 01/01/2014 tarihleri 01/01/2018 olarak değiştirilmiştir." kuralının düzenlendiği, 05/12/2018 tarihinde ise söz konusu kuralın kaldırıldığı,
Öte yandan, 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 2. maddesinde; "Kabahat" deyiminin; Kanun'un, karşılığında idari yaptırım uygulanmasını öngördüğü haksızlık anlamına geldiğinin belirtildiği; "Genel Kanun Niteliği" başlıklı değişik 3. maddesinde, bu Kanun'un; idarî yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümlerinin, diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması halinde, diğer genel hükümlerinin ise, idarî para cezası veya mülkiyetin kamuya geçirilmesi yaptırımını gerektiren bütün fiiller hakkında, uygulanacağının düzenlendiği; aynı Kanun'un "Zaman Bakımından Uygulama" başlıklı 5. maddesinin 1. fıkrasında; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun zaman bakımından uygulamaya ilişkin hükümlerinin kabahatlar bakımından da uygulanacağının belirtildiği; 5237 sayılı Kanun'un "Zaman Bakımından Uygulama" başlıklı 7. maddesinin 2. fıkrasında ise; "Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur." hükmüne yer verildiği,
Davacı şirkete ait akaryakıt dolum ve depolama tesisinde 12/03/2014 tarihinde yapılan denetimde, otomatik numune alma sistemi kurulu olmadığının anlaşılması üzerine, Sanayi Kaynaklı Hava Kirliliğinin Kontrolü Yönetmeliği'nin ilgili kısmında yer alan; "Tank üzerinde bulunan numune alma noktalarının ve seviye ölçüm cihazlarının kapaklarının kapalı tutulması sağlanmalı ve otomatik numune alma sistemine 01/01/2014’e kadar geçilmelidir." kuralı gereğince 2872 sayılı Kanun'un 20. maddesinin (b) bendi uyarınca idari para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin dava konusu işlemin tesis edildiği,
Uyuşmazlıkta, idari yaptırım kararının dayanağı olan Yönetmelik hükmünün, 20/12/2014 tarih ve 29211 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren, Sanayi Kaynaklı Hava Kirliliğinin Kontrolü Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile "Tank üzerinde bulunan numune alma noktalarının ve seviye ölçüm cihazlarının kapaklarının kapalı tutulması sağlanmalı ve otomatik numune alma sistemine 01/01/2018’e kadar geçilmelidir." denilerek yeniden düzenlendiği ve böylece söz konusu Yönetmelik değişikliği ile anılan sistemin kurulması için 01/01/2018’e kadar geçiş süresi verildiği,
Daha sonra idari para cezasının dayanağı olan 03/07/2009 tarih ve 27277 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Sanayi Kaynaklı Hava Kirliliğinin Kontrolü Yönetmeliği'nin EK-5/Y maddesinin 1.4. fıkrasının 05/12/2018 tarih ve 30616 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan "Benzin ve Naftanın Depolanması ve Dağıtılmasından Kaynaklanan Uçucu Organik Bileşik Emisyonlarının Kontrolü Yönetmeliği"nin 18. maddesinde yer alan hüküm ile kaldırıldığı,
Bu durumda, yukarıda yer verilen yeni düzenleme ile davacı lehine hüküm getirildiği ve sonrasında da anılan hükmün mülga olduğu görüldüğünden, 03/07/2009 tarih ve 27277 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Sanayi Kaynaklı Hava Kirliliğinin Kontrolü Yönetmeliği'nin EK-5/Y maddesinin 1.4. fıkrasının ihlal edildiğinden bahisle 2872 sayılı Çevre Kanunu'nun 20. maddesinin (b) bendi uyarınca, davacıya idari para cezası verilmesine ilişkin Antalya Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı kararında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle, dava konusu bireysel işlemin iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davalı idareler tarafından, denetim tarihinde yürürlükte bulunan hükümlere göre işlem tesis edildiği; 2014 tarihli değişiklikte, değişiklikten önce tesis edilmiş işlemlerin geçersiz olacağına yönelik bir düzenleme yapılmadığı; söz konusu Yönetmelikle çevre için önemli bir kontrol mekanizmasının düzenlendiği; dava konusu işlemlerin hukuka uygun olduğu belirtilerek Daire kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, Danıştay Altıncı Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden davalı idarelerden Antalya Valiliğinin yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinin ikinci fıkrasında, Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulmasının;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkün olduğu belirtilmiş; dördüncü fıkrasında, "Danıştayın ilk derece mahkemesi olarak baktığı davaların temyizen incelenmesinde bu madde ile ısrar hariç 50. madde hükümleri kıyasen uygulanır." denilmiş; 50. maddesinin dördüncü fıkrasında ise Danıştayın bozma kararına uyulduğu takdirde, bu kararın temyiz incelemesinin, bozma kararına uygunlukla sınırlı olarak yapılacağı hükme bağlanmıştır.
Danıştay Altıncı Dairesinin temyize konu kararı; Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 17/10/2019 tarih ve E:2018/2890, K:2019/4535 sayılı kısmen bozma kararında belirtilen gerekçeler göz önüne alınarak verilmiş bir karar olduğundan, usul ve hukuka uygun bulunmakta ve bozulmasını gerektirecek bir hukuka aykırılık taşımamaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarelerin temyiz istemlerinin reddine,
2. Dava konusu bireysel işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin Danıştay Altıncı Dairesinin temyize konu 07/10/2020 tarih ve E:2020/5349, K:2020/8870 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/05/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.