Esas No: 2021/3817
Karar No: 2022/1909
Karar Tarihi: 30.05.2022
Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2021/3817 Esas 2022/1909 Karar Sayılı İlamı
DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU 2021/3817 E. , 2022/1909 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2021/3817
Karar No : 2022/1909
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLLERİ : Av. …, Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurulu
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : Danıştay Beşinci Dairesinin 27/05/2021 tarih ve E:2017/4711, K:2021/1595 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının, 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname'nin 3/1. maddesi uyarınca FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu gerekçesiyle meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına ilişkin Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun … tarih ve … sayılı kararının iptali ile bu karar nedeniyle yoksun kalınan parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Beşinci Dairesinin 27/05/2021 tarih ve E:2017/4711, K:2021/1595 sayılı kararıyla;
Davalı idarenin usule ilişkin itirazları yerinde görülmeyerek işin esasına geçildiği,
"Maddi Olay ve Hukuki Süreç" ile "İlgili Mevzuat"a yer verilmiş; "Yargılamada İzlenen Usul ve Süreç", "FETÖ'ye İlişkin Tespit ve Değerlendirmeler", "Demokratik Anayasal Düzene Sadakat Yükümlülüğü", "Dava Konusu Edilen Kararın Hukuki Niteliği" başlıkları altında genel; "Kişiselleştirme ve Delillerin Değerlendirilmesi" başlığı altında hem genel hem de davacıya özel değerlendirmelerde bulunularak,
Davacı Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
Davacının, ceza yargılaması sonucunda Yargıtay ... Ceza Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile silahlı terör örgütüne üyelik suçundan 8 yıl 9 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, Dairelerinin karar verdiği tarih itibarıyla UYAP ortamında yapılan inceleme sonucu anılan mahkumiyet kararının kesinleşmediğinin görüldüğü,
ByLock delili yönünden, davacı hakkında düzenlenen Excell Tablosunun ve ByLock CBS Sorgu Sonucu Raporundan; davacı tarafından … GSM numarasından, … ve … IMEI numaralı cihazla ByLock uygulamasının yüklendiğinin anlaşıldığı,
Davacı hakkındaki tanık beyanları yönünden, davacının örgüt içerisinde yer aldığına, örgüt toplantılarına katıldığına, Yargıtay üyeliğine örgüt kontenjanından seçildiğine ve diğer hususlara yönelik kararda yer verilen ifadeler ile davacının bu ifadelere karşı beyanlarının değerlendirilmesi sonucunda, davacının beyanlarına itibar edilmeyerek FETÖ ile süregelen bir ilişki içerisinde olduğu sonucuna varıldığı,
Öte yandan, davacının adının geçtiği ByLock yazışmalarının, kararda yer verilen diğer tespitlerle birlikte değerlendirildiğinde davacının beyanlarına itibar edilmeyerek FETÖ ile iltisak ve irtibatını ortaya koyan bir unsur olarak değerlendirildiği,
Diğer taraftan, davacının FETÖ/PDY terör örgütünün yargıda etkin olduğu dönemde Bakanlık bünyesinde Adalet Başmüfettişi ve HSK Kurul Başmüfettişi olarak görevlendirilmesinin ve yargıda önemli bir makam olan Yargıtay üyeliğine seçilmesinin, kararda yer verilen diğer tespitlerle birlikte değerlendirildiğinde, anılan örgütle iltisak ve irtibatına yönelik destekleyici bir unsur olduğu sonucuna varıldığı,
Ayrıca, davacının, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan hakkında kovuşturma yürütülen kardeşinin Bank Asya hesabına 17/25 Aralık 2013 tarihinden sonra para göndermesinin, kararda yer verilen diğer tespitlerle birlikte değerlendirildiğinde, davacının anılan örgütle iltisak ve irtibatına yönelik destekleyici bir unsur olduğu sonucuna varıldığı,
Dava dosyasında bulunan bilgi ve belgeler ile kararda yer verilen açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacının, FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu ve bu nedenle demokratik anayasal düzene sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, dava konusu kararla özel hayatına saygı hakkına yapılan müdahalenin AİHS ve Anayasa anlamında durumun gerektirdiği ölçüde bir tedbir niteliğinde olduğu anlaşıldığından dava konusu kararda hukuka aykırılık görülmediği,
Dava konusu kararda hukuka aykırılık görülmediğinden davacının bu karar nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte iadesi isteminin de reddi gerektiği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, minimum güvenceler sunulmadan kamu görevinden sürekli şekilde çıkarma işleminin geçici bir tedbir niteliğinde olmadığından OHAL KHK'sı ile düzenlenemeyeceği, dava konusu işlemin ve dayanağı KHK'nın Anayasa'ya aykırı olduğu; disiplin soruşturması prosedürünün usule uygun şekilde uygulanmadığı, savunmasının alınmadığı, etkili başvuru yolunun işletilmediği; unsurları oluşmayan bir suç ve fiilden kaynaklı olarak meslekten çıkarıldığı, bu durum Dairece incelenmeden karar verildiği, isnat edilen suçun tarihinin 15/07/2016 olduğu, dosya kapsamında isnat edilen fiillerin tümünün suç tarihinden öncesine ait olduğu; dayanılan ByLock delilinin ve etkin pişmanlıktan yararlanan tanıkların beyanlarının hukuka aykırı olduğu, bir an için yasal delil olduğu varsayılırsa bile isnat edilen fiillerin maddi ve manevi unsurları bilerek ve istenerek gerçekleştirilmediğinden suçun oluşmadığı, buna bağlı olarak da meslekten çıkarma kararının dayanaktan yoksun kaldığı; ByLock iddiasının herhangi bir teknik ispata tabi tutulmadığı, tutanakların tutarsızlıklar içerdiği, herhangi bir teknik inceleme ve araştırma yapılmaksızın ByLock kullanıcısı olduğunun kabulünün mümkün olmadığı; tanıklarca etkin pişmanlıktan yararlanma saiki ile taraflı şekilde verilen ifadelerin Daire kararına esas alınırken, tanık anlatımlarındaki çelişkilerin irdelenmediği, özgür beyan niteliğinde olmadıklarından yasal delil olarak kabul edilemeyeceği, tanık anlatımları çerçevesinde örgütsel fiil ve faaliyetleri ispat edilememişken davanın reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğu; lehine olan delillerin değerlendirilmediği, kardeşiyle arasında geçen para transferine yorum yoluyla örgütsel bir nitelik kazandırmanın mümkün olmadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Danıştay Beşinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 17. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davacının duruşma istemi ve Anayasa'ya aykırılık iddiası yerinde görülmeyerek, gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a)Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b)Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Öte yandan, UYAP ortamında yapılan inceleme sonucu, davacı hakkında verilen mahkumiyet kararının Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 28/04/2021 tarih ve E:2019/514, K:2021/181 sayılı kararıyla onanarak kesinleştiği anlaşılmaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Davacının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Beşinci Dairesinin temyize konu 27/05/2021 tarih ve E:2017/4711, K:2021/1595 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Adli yardım kararından dolayı ertelenmiş olan temyiz aşamasına ilişkin yargılama giderlerinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 339. maddesinin 1. fıkrası uyarınca davacıdan tahsili için Dairesince müzekkere yazılmasına,
4. Kesin olarak, 30/05/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.