8. Hukuk Dairesi 2010/1022 E. , 2010/3767 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali, Tescil ve Mülkiyetin tesbiti
... ile Hazine, ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali, tescil ve mülkiyetin tesbiti davasının kabulüne dair ...Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 28.10.2008 gün ve 252/384 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalılardan Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, vekil edeninin 11.06.1991 tarihli haricî satış senedi ile bir kısım davalıların miras bırakanı ..."den satın aldığı 473 ada 7 parsel sayılı taşınmazın daha sonra kayıt malikleri tarafından davalılardan ..."a tapuda devredildiğini ileri sürerek taşınmazın tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tapuya tescilini, dava konusu arsa üzerindeki dubleks binanın vekil edeni tarafından inşa edildiğinin ve mülkiyetinin ona ait olduğunun tesbitine karar verilmesini istemiştir.
Davalılardan ... ve Hazine vekilleri, davanın reddini savunmuşlar; ... mirasçıları olan diğer davalılar davaya cevap vermemişlerdir.
Mahkemenin davanın Hazine yönünden husumet yokluğundan, diğer davalılar yönünden de esastan reddine dair verdiği 04.12.2007 tarih, 2007/85 E-555 K. sayılı ilk hükmün davacı vekili tarafından temyizi üzerine Dairece, 18.03.2008 tarih, 2008/1026 E-1450 K. sayılı ilâm ile; “... Haricî satımın yapıldığı tarihte dava konusu taşınmazın tapuda kayıtlı bulunması nedeniyle satışının resmî şekilde düzenlenmesinin gerektiği, geçersiz satışa dayanılarak iptal ve tescile karar verilemeyeceğinden davalı ... hakkındaki tapu iptali ve tescil davasının reddinin doğru olduğu, tapu iptal ve tescil davalarının tapu kayıt malikine karşı açılmasının yeterli bulunduğu, kayıt maliki dışındaki başka kimselerin dava edilmelerine gerek olmadığı, dava konusu taşınmazın 2001 yılında tapuda yapılan satış ve devirle davalı ..."a geçmiş olması karşısında satıcı ve önceki kayıt maliki Ali Deniz mirasçıları olan diğer gerçek kişi davalılar hakkındaki davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine dair açıkça bir karar verilmemiş olmasına rağmen redde ilişkin hükmün sonucu itibariyle doğru olduğu belirtilmek suretiyle tapu iptali ve tescil davası ile ilgili hüküm bölümü onanmış, taşınmaz üzerindeki binanın tesbiti istemi ile ilgili olarak ise, hiçbir araştırma ve inceleme yapılmadığı ve bu konuda olumlu veya olumsuz herhangi bir karar verilmediği gerekçesi ile hükmün bu bölümü bozulmuş; davacı vekilinin karar düzeltme isteminin 26.06.2008 tarih, 2008/3326 E-3542 K. sayılı ilâm ile yerinde bulunmayarak reddi üzerine bozmaya uyan mahkemece davacının isteminin kabulüne; 473 ada 7 parselde bulunan taşınmaz üzerindeki iki katlı dubleks evin davacı tarafından inşa edildiğinin ve mülkiyetinin davacıya ait olduğunun tesbitine karar verilmiş; hüküm, davalılardan Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, uyulan bozma ilâmı doğrultusunda araştırma yapılarak toplanan delillerin değerlendirilmesi ile karar verildiğine, dava konusu taşınmaz tapuda davalılardan ... adına kayıtlı bulunduğuna, davalı Hazine hakkındaki davanın husumet yokluğundan reddine dair kesinleşen karar uyarınca Hazinenin hükmün esasına ilişkin temyizinde hukukî yararı bulunmadığı anlaşıldığına göre davalı Hazine vekilinin aşağıda belirtilen husus dışında kalan temyiz itirazlarının REDDİNE,
Mahkeme, 28.10.2008 tarih, 2008/252 E-384 K. sayılı hükmünün 3 ve 4. bentlerinde herhangi bir ayırım yapmaksızın bakiye harcın ve yargılama giderlerinin davalılardan alınmasına karar vermiştir. Hakkındaki dava husumet yokluğundan reddedilen Hazineye yargılama gideri yükletilemez. Ancak kanuna uymayan bu hususun düzeltilmesi yargılamanın tekrarını gerektirmediğinden HUMK.nun 438. maddesinin 7. fıkrası uyarınca hükmün 3 ve 4. bentlerindeki davalılardan sözcüğünün önüne “... Hazine dışındaki ...” sözlerinin ilâve edilerek hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA ve 2588 sayılı Kanunla eklenen 492 sayılı Harçlar Kanununun 13/j maddesi uyarınca Hazineden harç alınmasına mahal olmadığına 08.07.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.