3. Hukuk Dairesi 2020/11857 E. , 2021/3637 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 24. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen itirazın iptali davasının kısmen kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; taraf vekillerinin istinaf başvurusunun reddine yönelik olarak verilen kararın süresi içinde davacı vekili ve katılma yoluyla davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, davalının Ekim 2016 dönem faturasını ödememesi nedeniyle davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, ancak davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek; haksız itirazın iptali ile davalının icra inkâr tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
Davalı, fatura içerisindeki 58.741,26 TL ve %18 KDV’si olmak üzere toplam 69.314,69 TL taahhüt kalan ceza bedelinin hukuka aykırı olduğunu, bu miktara itiraz ettiklerini, 09.12.2016 tarihinde 69.314,69 TL tutar için iade e-fatura düzenlediğini, 17.915,83 TL"nin 19.12.2016 tarihinde ödendiğini ancak davacının iade ettiğini, 01.08.2016 tarihinde hastanenin başka bir hastane grubuna devredildiğini, ceza talep edilmesinin hukuka ve sözleşmeye aykırı olduğunu savunarak, davanın reddini ve davacının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince; davanın kısmen kabulü ile itirazın 17.915,83 TL asıl alacak yönünden iptaline, takibin bu bedel üzerinden kaldığı yerden devamına, alacağa takip tarihinden itibaren aylık %1,4 faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine ve kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen icra inkar tazminatı olan 3.583,16 TL"nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş; hüküm, taraflarca istinaf edilmiştir.
Bölge adliye mahkemesince; ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle, taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile katılma yoluyla davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillere ve özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2) Dava, Ekim 2016 dönem faturası için davalı aleyhine başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
İcra ve İflas Kanunu"nun 67"nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi, alacaklının alacağını doğrudan mahkemede dava ederek haklı çıkması, alacağın likit ve muayyen olması gerekir. Anılan madde uyarınca davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesi için davaya konu alacağın gerçek miktarının belli olması veya belirlenebilmesi için bütün unsurlarının borçlu tarafından bilinebilecek nitelikte bulunması, hakimin takdirine bağlı olmaması gerekir.
Taraflar arasında icra takibine konu edilen Ekim 2016 dönem faturasının kullanım bedeli, taahhüt kalan ceza bedeli, KDV gibi unsurlardan oluştuğu ve fatura bedelinin gerçek miktarının tayini yargılamayı gerektirdiğinden takip tarihi itibariyle davalı tarafından hesaplanabilir ve likit bir alacağın söz konusu olmadığının kabulü gerekir. O halde, belirtilen alacak kalemleri yönünden davacının icra inkar tazminatı isteminin kabulüne karar verilmesi doğru değildir.
Ne var ki, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılması ve ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanması, HMK"nın 370’inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacı tarafın tüm, davalı tarafın sair temyiz itirazlarının REDDİNE, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılmasına ve ilk derece mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (2) nolu bendinde yer alan " Kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen %20 icra inkar tazminatı olan 3.583,16 TL"nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, " ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine " Davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine " ibaresinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalı tarafa iadesine, 1.601,70 TL fazla alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacı tarafa iadesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 05/04/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.