17. Hukuk Dairesi 2017/1407 E. , 2019/9595 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm, davalı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, 21/07/2012 tarihinden meydana gelen trafik kazası sonucu açılan tazminat davasında Karapınar Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2012/217 E-2013/36 K sayılı ilamı ile müvekkil şirketin zarar görenlere 42.258,07 TL tazminat ödemesine karar verdiği, Karapınar İcra Müdürlüğü"nün 2013/153 sayılı dosyası üzerinden hakkında icra takibinin başlatıldığını, 45.113,00 TL"nin 51/02/2013 tarihinde ödendiğini, bu paranın 32.547,04 TL"si Güvece hesabından tahsil edildiği geri kalan kısmı için ehliyetsiz sürücü tarafından kazanın gerçekleştirildiğinden işleten ..."dan tahsil edilmesi için Konya 4. İcra Müdürlüğü"nde takip başlatıldığı, bu takibe ... tarafından itiraz edildiği, itiraz üzerine takibin durduğunu, davalıların yersiz ve mesnetsiz yaptıkları itirazın iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kabulü ile Karapınar İcra Müdürlüğünün 2014/40 sayılı dosyası bağlamında davalının itirazının iptali ile takibin takibin devamına, İİK.67/2.maddesi gereğince asıl alacağın takdiren %20"si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, davacının ödediği bedelin, zarardan sorumlu olduğu iddia edilen davalıdan rücuen tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı tarafından talep edilen tazminat miktarı likit (muayyen, belirli) olmayıp, gerçek zarar miktarının tespiti ile davacının davalıya rücusu için gerekli şartların oluşup oluşmadığının saptanması, yargılama ve bilirkişi incelemesi yaptırılmasını gerektirmektedir. Bu nedenle, davacı tarafın şartları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, davalı aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesi doğru değil bozma sebebi ise de bu husustaki yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, 6100 sayılı HMK"nun geçici 3. maddesi delaletiyle mülga 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 2 numaralı bendinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına ve yerine "alacak likit (muayyen, belirli) olmadığından, davacının şartları bulunmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine" ibarelerinin yazılması ile hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 17/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.