22. Hukuk Dairesi 2017/25169 E. , 2019/20743 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ: ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı; iş akdinin haksız nedenle fesh edildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin, ulusal bayram ve genel tatil, fazla çalışma alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı; davacının istifa ederek işyerinden kendi isteği ile ayrıldığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2-Taraflar arasında davacının kıdem ve ihbar tazminatı alacağına hak kazanıp kazanmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.Davacı dava dilekçesinde 3600 gün sigortalılığı nedeni ile emekli olması yaklaşırken kıdem tazminatı kazanımına karşı önlem olarak şirketin insan kaynakları departmanınca zorla istifa dilekçesi imzalatıldığını, çalıştığı süre boyunca müvekkile daha çok satış yapmaları konusunda baskı kurulduğunu, yıpratma amacının güdüldüğünü, mobbing uygulanarak istifaya zorlandığını; davalı yan ise davacının çalıştığı mağazada sigortasız bir çalışanı mağazanın deposunda çalıştırdığını, bir adet pantolonun sanki müşteri tarafından iade edilmiş gibi göstererek değişim yaptığını, bedelini nakit olarak kendisinin aldığını, mağazada açık çıkan ürünler için manuel stok düzeltmesi yaptığını, 14.03.2015 tarihinde haftalık olarak mağaza personeliyle yapılması gereken kahvaltı organizasyonu yapılmadığı halde yapılmış gibi göstererek 50,00 TL tutarında masraf beyan edip, bedelini kendisinin aldığını, kredi borcu nedeni ile 299,90 TL"yi kasadan nakit olarak zimmetine geçirdiğinin tespit edildiğini, bu hususların tutanağa bağlandığını ve davacı tarafından tutanaktaki hususların kabul edildiğini, şirket zararı olan bütün kayıpları, aylık maaşından ve yıllık ücretli izin, tazminat alacaklarından mahsup edilmesini kabul ederek istifa ettiğini savunmuştur. Mahkemece davacı isticvap edilerek, davacı beyanı doğrultusunda ve tüm dosya kapsamındaki delillere göre; davalı işverenin davacı hakkındaki iddialarını somut bir şekilde delillendirip ispat ederek usulüne uygun olarak bir çıkış işlemi yapmayıp davacıdan baskı yoluyla istifa dilekçesi aldığı, istifa dilekçesi içeriğinde de "tazminat alacağımdan karşılanmak üzere" ifadesinin yer alması, davacının istifa iradesinin bulunmadığını gösterdiği gerekçeleri ile davacı işçinin kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı kabul edilmiştir.
Dosya kapsamında yapılan inceleme sonucu yapılan değerlendirmede, davacının 17.03.2015 tarihli dilekçe ile "kişisel gerekçeleri, maddi yetersizliği nedeniyle nakit paraya, ürünleri değişim yaptığı 11 ve 20 Şubat tarihlerinde bölge yöneticilerini yanıltarak aldığını kabul ettiğini, şirket zararı olan bütün kayıtları aylık maaşından ve yıllık ücretli izin alacağından, tazminatından mahsup edilmesini, kalan bakiye miktarı 17/03/2015 tarihinde ödemeyi kabul ettiğini" bildirdiği görülmektedir. Dinlenen davacı tanıkları davacının çalışma koşullarını bilmeyen ve görgüye dayalı bilgisi olayan kişilerdir. Davalı tarafından tutulan olay tutanağı başlıklı belgede; davacının, çalıştığı mağazada sigortasız bir çalışanı mağazanın deposunda çalıştırdığını, bir adet pantolonu sanki müşteri tarafından iade edilmiş gibi göstererek değişim yaptığını, bedelini nakit olarak kendisinin aldığını, mağazada açık çıkan ürünler için manuel stok düzeltmesi yaptığını, 14.03.2015 tarihinde haftalık olarak mağaza personeliyle yapılması gereken kahvaltı organizasyonu yapılmadığı halde yapılmış gibi göstererek 50,00 TL tutarında masraf beyan edip, bedelini kendisinin aldığını, kredi borcu nedeni ile 299,90 TL"yi kasadan nakit olarak zimmetine geçirdiğinin tespit edildiği yer almakta olup, tutanakta ismi olan ... ve ... ise tanık olarak dinlenmiş ve tutanak içeriğini doğrulamışlardır. Sgk kayıtlarına göre davacının işten çıkış kodu 03 istifa olarak bildirilmiştir. Tüm dosya kapsamı dikkate alındığında davacının kendisinden zorla istifa dilekçesi alındığını ispat edemediği, bu kapsamda dosya içeriğinde davacının isticvap edilmesi nedeni ile vermiş olduğu beyanı dışında başkaca bir delil bulunmadığı bu nedenle davacının kıdem ve ihbar tazminatı alacağına hak kazanamadığının kabulü gerekmektedir. Mahkemece yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3-Taraflar arasında davacının yıllık izin alacağından olay tutanağı başlıklı belge ile tespit edilen şirket zararı olan 299,90 TL"nin mahsup edilmesinin gerekip gerekmediği konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.Mahkemece,davacının 2015 yılındaki hak kazanmış olduğu 14 gün için yıllık izin hesabı yapılmış olup, davalı tarafından tutulan ve davacının imzasının bulunduğu tutanakta; davacının davalıya 299,90 TL zarar verdiği, davacı tarafından imzalanan istifa belgesinde ise, şirket zararı olan bu kayıpları aylık maaşından ve yıllık ücretli izin alacağından, tazminatından mahsup edilmesini kalan bakiyeyi 17.03.2015 tarihinde ödemeyi kabul ettiği yazılıdır. Davacı bu belgedeki imzayı inkar etmediği gibi belgenin kendisinden zorla alındığını da ispat edememiştir. Bu nedenle davacının yıllık izin alacağından şirket zararı olan 299,90 TL"nin mahsubu gerekmektedir. Mahkemece yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 11/11/2019 gününde oybirliği ile karar verildi.