21. Hukuk Dairesi 2016/16021 E. , 2017/4197 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı, davalılardan işverenelre ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
Dava, davacının 15.09.2003-19.12.2011 tarihleri arasında davalı işverenlere ait işyerinde geçen ve davalı Kuruma bildirilmeyen sigortalı çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulü ile hükümde yazılı şekilde karar verilmiş ise de bu sonuca eksik araştırma ve inceleme ile gidilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Bu tür davalarda öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin gerçekten var olup olmadığı kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır. Çalışma olgusu her türlü delille ispat edilebilirse de çalışmanın konusu niteliği başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlara geçmiş bordro tanıkları yada komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan seçilmesine özen gösterilmelidir. Bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555- 3.11.2004 gün 2004/21- 480-579 sayılı kararları da bu doğrultudadır.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacı adına 1067445 sicil numaralı davalı ... San. ve Tic. Ltd. Şti. unvanlı işyerinden 05.12.2009 ve 07.03.2011 tarihlerinde işe başladığına dair işe giriş bildirgelerinin verildiği, aynı işyerinden 31.12.2009 ile 26.03.2011 tarihlerinde işten ayrıldığına dair işten ayrılış bildirgelerinin düzenlendiği, davalı 1067445 sicil numaralı ... Tarım Ürünleri San. ve Tic. Ltd. Şti. unvanlı işyerinin 10.09.2004 tarihinde; 1031111 sicil numaralı davalı ... Ltd. Şti. işyerinin 01.08.1997 tarihinde kanun kapsamına alındığı, işyerlerinin kapsamdan çıkıp çıkmadıklarının belli olmadığı, davalı 1067445 sicil numaralı eski unvanı ...Tarım Ürünleri San. ve Tic. Ltd. Şti. olan davalı ... San. ve Tic. Ltd. Şti. işyerinde 04.11.2009 tarihinde yapılan denetimde davacının işyerinde çalıştığının tespit edildiği ve imzalı beyanında işe giriş tarihinin 07.03.2011 tarihi olduğunu beyan ettiği, davacının davalı... Zeytincilik Ltd. Şti.’ne gönderdiği 20.12.2013 tarihli ihtarnamede mevsimlik işçi olarak çalıştığını beyan ettiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda, davacının hizmet cetvelinin dosya içinde bulunmadığı, Dairemizin 18.04.2016 tarihli, 2015/14171E, 2016/6808K sayılı ilamı ile davacının hizmet cetveli ile davalı şirketlerin ticaret sicili kayıtlarının istenerek eklendikten sonra dosyanın gönderilmesine karar verilmiş ise de gereği yerine getirilmeden dosyanın iade edildiği nihayetinde eksik araştırma ve inceleme ile karar verildiği anlaşılmaktadır.
Yapılacak iş, davacının hizmet cetvelini davalı Kurumdan istemek, davalı işyerlerinin kanun kapsamından çıkıp çıkmadıklarını, çıkmışlarsa hangi tarihte çıktıklarını davalı Kurumdan sormak, davalı şirketlerin aralarındaki bağlantıyı ortaya koymak bakımından ortaklarını, adreslerini, unvan değişikliklerini gösterir tüm ticaret sicili kayıtlarını getirtmek, tanık beyanları arasındaki çelişkiyi gidermek, davacının sürekli çalışan bir işçi olup olmadığı (karar verildiği gibi ağustos ve eylül aylarının ilk on beş günü hariç haftanın beş günü devamlı ve kesintisiz çalışıp çalışmadığı) konusunda, ihtilaflı döneme ilişkin dönem bordrolarında kayıtlı ve tarafsız tanıklar saptanarak bunların bilgilerine başvurmak, bordolarda adı geçen kişilerin adreslerinin tespit edilememesi veya beyanları ile yetinilmediği takdirde, Sosyal Güvenlik Kurumu, zabıta, maliye, meslek odası aracılığı ve muhtarlık marifetiyle işyerine o tarihte komşu olan diğer işyerlerinde uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı komşu işyeri çalışanları; yoksa işyeri sahipleri araştırılıp tespit edilerek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak ve davacının 04.11.2009 tarihinde yapılan denetimdeki beyanını da göz önünde bulundurarak gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde ortaya koyduktan sonra sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,temyiz harcının istek halinde davalılardan .... Zeytincilik Ltd.Şti."ne ve ... Tarım Ürünleri San.Tic.Ltd.Şti."ne iadesine
22.05.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.