7. Hukuk Dairesi 2014/850 E. , 2014/4303 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Adana 5. İş Mahkemesi
Tarihi : 12/11/2013
Numarası : 2012/324-2013/844
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşılmakla, dosya incelendi, gereği görüşüldü:
1.Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine.
2.Davacı vekili, davacının 16.05.2009- 21.06.2012 tarihleri arasında çalıştığını, sözleşmesinin işveren tarafından haksız olarak feshedildiğini iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti ile genel tatil alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece iş akdinin davacı tarafından feshedildiğinin kabulüyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Davacı iş sözleşmesinin işverence feshedildiğini, davalı ise devamsızlık nedeniyle feshedildiğini iddia etmiştir. Davacı iş sözleşmesinin 21.06.2012 tarihinde feshedildiğini ileri sürmüştür. İşverence tutulan devamsızlık tutanakları 22-23-24.06.2012 tarihini taşımaktadır. Ancak davalı tarafından sunulan belgeler arasında davacının 22.06.2012 tarihli ibranamesi bulunmaktadır. Her ne kadar işverence devamsızlık tutanağı tutulduğu 22/06/2012 tarihinde ibraname düzenlenmiş olması işveren savunması ile çelişiyor ise de; mahkeme, iş sözleşmesinin davacı tarafından feshedildiği kanaatiyle ihbar tazminatı talebini reddetmiş karar davacı tarafından temyiz edilmemiştir. Bu durumda iş sözleşmesinin davacı tarafından feshedildiği kabul edilmelidir.
Mahkemece yapılacak iş davacı isticvap edilerek ibraname konusunda beyanını almak, bu beyanı dosyadaki tüm delillerle birlikte değerlendirerek davacının işçilik alacağı olup olmadığını belirleyip davacının kıdem tazminatı talebi hakkında bir karar vermekten ibarettir.
Kabule görede; davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır. İşverence ibraz edilen bordrolarda fazla mesai alacakları tahakkuk ettirilmiş olup, tahakkuk bulunan bu ayların dışlanmaması da hatalıdır. Ayrıca işverence ait ibraz edilen 2009 yılına ait puantajlarda davacının giriş çıkış saatleri yazılı olup davacının imzası bulunmaktadır. Puantaj bulunan dönemin puantajlarda yazılı giriş çıkış saatlerine göre hesaplanmaması hatalı olmuştur.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 21.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.