14. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/14662 Karar No: 2018/1255 Karar Tarihi: 12.02.2018
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/14662 Esas 2018/1255 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2016/14662 E. , 2018/1255 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 07.11.2014 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, 2. kademede tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; mahkemenin yetkisizliğine dair verilen 24.12.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, haricen satın almaya dayalı tapu iptali ve tescil, 2. kademede tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, yetkisizlik kararı verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Davacı vekili Av. ... hükmün verilmesinden ve kararı temyizinden sonra 09.01.2018 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiğini bildirmiş, dosyada mevcut 04.11.2014 tarihli ve 27139 yevmiye numaralı vekaletnamesinde davadan feragate yetkili bulunduğu anlaşılmıştır. 6100 sayılı HMK’nun 307. maddesinde feragatin, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olduğu belirtilmiştir. 6100 sayılı HMK’nun “Feragat ve kabulün şekli” başlıklı 309. maddesi hükmüne göre de feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır. Davadan feragat, davacının açmış olduğu davadaki talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. Davacının, davalı taraftaki mecburi dava arkadaşlarından (davalılardan) biri hakkındaki davadan feragat etmesi diğer mecburi dava arkadaşlarını (davalıları) da etkiler. Yani bu halde mahkemece bütün davalılar hakkındaki davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesi gerekir. Yukarıda belirtildiği üzere feragatin kati bir hükmün hukuki neticelerini hasıl edeceği hükme bağlanmıştır. Yine belirtmek gerekir ki feragatin geçerliliği karşı tarafın muvafakatine bağlı değildir. Etkisini onu yapanın tek yönlü irade beyanı ile doğurur. Yargıtay’ın yerleşmiş uygulamaları da bu doğrultudadır. (11.4.1940 tarihli ve 70 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27.05.1992 tarihli ve 1992/2-250/364 sayılı Kararı) Bu nedenle kararın davacının davadan feragati hakkında mahkemesince bir karar verilmek üzere bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 12.02.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.