12. Hukuk Dairesi 2018/4556 E. , 2018/10410 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
1)Borçlunun temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Temyiz dilekçesi içeriğine, tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre borçlunun temyiz itirazlarının REDDİNE;
2)Alacaklıların temyiz itirazlarına gelince;
Alacaklı tarafından başlatılan ilamlı takipte borçlunun, haczedilen taşınmazının haline münasip evi olduğunu ileri sürerek haczin kaldırılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, alınan bilirkişi raporu doğrultusunda şikayete konu taşınmazın değerinin 275.000,00 TL.den aşağı olmamak üzere satılmasına, satış bedelinden 225.000,00 TL.nin haline münasip bir ev temin edebilmesi için şikayetçi borçluya bırakılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.
İİK"nun 82/1-12. maddesi gereğince, borçlunun “haline münasip” evi haczedilemez. Bir meskenin, borçlunun haline uygun olup olmadığı, adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir. Buradaki “aile” terimi, borçlu ile birlikte aynı çatı altında yaşayan, bakmakla yükümlü olduğu kişileri kapsar. İcra Mahkemesi"nce, borçlunun, sözü edilenlerle birlikte barınabileceği haline münasip meskeni temin etmesi için gerekli bedel bilirkişilere tespit ettirildikten sonra, haczedilen yerin kıymeti bundan fazla ise, satılmasına karar verilmeli ve satış bedelinden yukarıda nitelikleri belirlenen mesken için gerekli olan miktar borçluya bırakılmalı, kalanı hak sahiplerine ödenmelidir.
Bu kıstasları aşan nitelik ve evsaftaki yerlerle, makul ölçüleri geçen oda ve salonu kapsayan ve ikamet için zorunlu ögeleri içeren bir meskenin dışındaki yerler, maddede öngörülen amaca aykırıdır. Borçlunun görev ve sıfatı, kendisinin yukarıda belirlenenden daha görkemli bir meskende ikamet etmesini gerektirmez.
Somut olayda, meskeniyet iddiasına konu taşınmazın, ... İli, ... İlçesi ... Caddesi üzerinde 75 m2 alana sahip, iki oda bir salon, 4. kat bir apartman dairesi olup değerinin 275.000,00 TL olduğu mütalaa edildikten sonra emsal taşınmazların değerinin 395.000-450.000 TL olarak tespit edildiği; borçlunun haline münasip alabileceği ev değerinin 225.000,00 TL olarak belirlendiği görülmektedir. Rapor kendi içerisinde çelişkili olup, bu hali ile hüküm kurmaya elverişli değildir. Zira asıl olan borcun ödenmesi olup, borçlunun, şikayete konu meskenin bulunduğu semtte veya o yere yakın semtte mesken edinmesi gerekmez. Bu nedenle, borçlunun tek başına yaşadığı ve daha mütevazi semtte ve vasıflarda bir evde oturabileceği hususu gözönünde bulundurularak ...’un daha mütevazi semtlerinde haline münasip edinebileceği meskenin değerinin belirlenmesi gerekir.
O halde, mahkemece, bilirkişiden ek rapor alınarak, açıklandığı üzere borçlunun bulunduğu yerden daha mütevazi koşullara sahip yerlerde haline münasip evi alabileceği değer belirlendikten sonra, borçlunun haline münasip ev alabileceği miktar, mahcuzun değerinden az ise mahcuzun satılarak, borçlunun haline münasip ev alması için gerekli bedelin kendisine, artanın hak sahiplerine ödenmesine, satışın, borçlunun haline münasip ev alabileceği miktardan az olmamak üzere yapılmasına karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile ve yetersiz rapora dayalı olarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklıların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.