Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2019/10322 Esas 2020/1047 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/10322
Karar No: 2020/1047
Karar Tarihi: 22.01.2020

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2019/10322 Esas 2020/1047 Karar Sayılı İlamı

5. Hukuk Dairesi         2019/10322 E.  ,  2020/1047 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

    - K A R A R –

    Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkini istemine ilişkindir.
    Mahkemece, uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    Arazi niteliğindeki .. ilçesi, ... köyü, 218 ada 2/A parsel ve 214 ada 3 parsel sayılı taşınmazlara 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11/1-f maddesi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer biçilmesine bir isabetsizlik görülmemiştir.Ancak;
    1-Dava konusu 218 ada 2/A parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan bina alanının idarece düzenlenen kıymet takdir raporu ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda 93 m2; acele el koyma dosyasında alınan bilirkişi raporunda ise 120 m2 alındığından, binaların inşaat alanının yüzölçümünün kesin olarak tespiti için binaya ait mimari proje, inşaat ruhsatı, iskan ruhsatı ve emlak vergi beyannameleri getirtilip, tarafların bu konuda ibraz edecekleri diğer tüm deliller toplandıktan sonra, mahallinde yeniden keşif yapılarak binanın inşaat alanının yüzölçümü kesin ve net olarak tespit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
    2-Davalı tarafa fazla ödenen ve davacı idareye iade edilmesi gereken bedele faiz yürütülmesi,
    Doğru görülmemiştir.
    Taraf vekillerince temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 22/01/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.













    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.