Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/3577
Karar No: 2020/2631
Karar Tarihi: 24.02.2020

İş yeri dokunulmazlığının ihlali - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2020/3577 Esas 2020/2631 Karar Sayılı İlamı

17. Ceza Dairesi         2020/3577 E.  ,  2020/2631 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEME KARARI : Hatay 3. Asliye Ceza Mahkemesinin
    HÜKÜM : Mahkumiyet
    SUÇ : İş yeri dokunulmazlığının ihlali


    Sanık ... hakkında iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçundan yapılan yargılama sonucunda; sanık hakkında, 5237 sayılı TCK’nın 116/2 ve 62. maddeleri gereğince 3.000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Hatay 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 14/05/2015 tarih, 2015/29 Esas ve 2015/414 Karar sayılı kararının sanık ... müdafiinin temyizi üzerine;
    Yargıtay 17. Ceza Dairesinin, 30/10/2019 tarih, 2019/3023 Esas ve 2019/13344 Karar sayılı kararıyla;
    Yerel mahkemece sanık hakkında iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçundan verilen hüküm temyiz edilmekle, başvrunun süresi ve kararın niteliği ile suçların tarihine göre dosya görüşüldü:
    Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 03/04/2018 tarih, 2014/851 Esas ve 2018/144 Karar sayılı kararında, aynı yargı çevresindeki Ceza İnfaz kurumunda başka bir suçtan hükümlü olarak bulunan ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 15/11/2018 tarih, 2018/339 Esas ve 2018/536 Karar sayılı kararında farklı yargı çevresindeki Ceza İnfaz Kurumunda başka bir suçtan hükümlü olarak bulunan, asıl mahkemesince yapılan sorgusu sırasında duruşmalardan bağışık tutulma isteğinde bulunmayan sanığın hükmün açıklandığı son duruşmada hazır bulundurulmayıp yokluğunda yargılama yapılarak karar verilmesinin savunma hakkının kısıtlanması niteliğinde olduğunun belirtildiği, UYAP"ta yer alan bilgilere göre hükmün açıklandığı duruşmanın yapıldığı 14/05/2015 tarihinde başka bir suçtan dolayı Hatay (Kapatılan) E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü bulunan ve duruşmalardan bağışık tutulma talebi bulunmayan sanığın, duruşmaya getirilmesi ya da SEGBİS aracılığıyla bağlanılması suretiyle duruşmaya katılımının sağlanması gerekirken yokluğunda mahkumiyetine karar verilerek 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanun"unun 196. maddesine aykırı olarak savunma hakkının kısıtlanması,



    ./..

    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafinin temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZUMASINA, karar verilmiştir.
    İTİRAZ NEDENLERİ:
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 28.01.2020 tarih ve 2020/1313 sayılı yazısı ile;
    ANLATIM VE TALEP:
    "Sanık ... hakkında hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonunda Hatay 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 14/05/2015 tarih, 2015/29 Esas ve 2015/414 karar sayılı ilamı ile mahkumiyetine karar verilmiştir.
    Sanığın temyiz istemi üzerine Başsavcılığımızca düzenlenen 10/02/2019 tarihli ve 2015/246177 sayılı tebliğname ile iş yeri dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından verilen hükümlerin kesin nitelikteki adli para cezasına ilişkin olması nedeniyle temyiz isteklerinin reddine, hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün ise onanmasına karar verilmesi istenmiştir.
    Yargıtay 17. Ceza Dairesinin 30/10/2019 tarih, 2019/3023 Esas ve 2019/13344 Karar sayılı ilamı ile; mala zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin, hükmün kesin nitelikte olması nedeniyle 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi uyarınca reddine, hırsızlık ve iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından verilen hükümlerin ise 5271 sayılı CMK"nun sanığın 196. maddesine aykırı olarak savunma hakkınının kısıtlanması nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.
    Yargıtay 17. Ceza Dairesinin ilamına aşağıda açıklanacak nedenle itiraz edilmesinin uygun olacağı kanaatine varıldığı" belirtilmiştir.
    İTİRAZ NEDENLERİ:
    "İtiraz istemi, Yargıtay 17. Ceza Dairesinin iş yeri dokunulmazlığının ihali suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin verdiği bozma kararına yöneliktir. Sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteğinin reddine dair karar ile hırsızlık suçundan verilen mahkumiyet hükmünün bozulmasına ilişkin kararlara yönelik bir itirazımız bulunmamaktadır.
    Hatay 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 14/05/2015 tarih, 2015/29 Esas ve 2015/414 Karar sayılı ilamı ile; sanık hakkında hırsızlık suçundan TCK"nun 142/2-h, 168/2, 62/1, 53/1. maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına, mala zarar verme suçundan TCK"nun 151/1, 168/2, 62/1, 52/2, 4. maddeleri gereğince 1.000 TL adli para cezası, iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçundan ise TCK"nun 116/2, 62/1, 52/2, 4. maddeleri uyarınca 3.000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
    5237 sayılı TCK"nun 52/1. maddesine göre, adli para cezası, beş günden az ve kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde yediyüz otuz günden fazla olmamak üzere belirlenen tam gün sayısının, bir gün karşılığı olarak takdir edilen miktar ile çarpılması suretiyle hesaplanan meblağın hükümlü tarafından Devlet Hazinesine ödenmesinden ibarettir.
    Adli para cezası hesaplanırken, bu madde hükmüne göre cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine yönelik artırım ve indirimler, gün üzerinden yapılır. Adli para cezası, belirlenen sonuç gün ile kişinin bir gün karşılığı ödeyebileceği miktarın çarpılması suretiyle bulunur (m.61/8).
    Adli para cezasının seçimlik ceza olarak öngörüldüğü suçlarda bu cezaya ilişkin gün biriminin alt sınırı, o suç tanımındaki hapis cezasının alt sınırından az; üst sınırı da, hapis cezasının üst sınırından fazla olamaz (m.61/9).
    Sanığın üzerine atılı iş yeri dokunulmazlığının ihlali (TCK. m.116/2) ve mala zarar verme (TCK. m.151/1) suçları, seçimlik ceza içeren suçlardandır.



    ./..

    Mahkemenin hüküm fıkrasına ve gerekçesine göre mala zarar verme ve iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından dolayı sanık hakkında takdiren adli para cezası tercih edilerek alt sınırdan hükümler kurulmuştur. Ancak bu hükümler kurulurken temel adli para cezaları TCK"nun 52/1 ve 61/8-9. maddeleri uyarınca gün yerine; iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçunda 6 ay adli para cezası, mala zarar verme suçunda ise 4 ay adli para cezası olarak ifade edilmiş, indirimler sonunda sonuç adli para cezaları yine gün yerine iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçunda 5 ay adli para cezası, mala zarar verme suçunda ise 1 ay 20 gün adli para cezası olarak belirtilmiş ve TCK"nun 52/2. maddesinin uygulanması sonunda iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçunda 3.000 TL, mala zarar verme suçunda ise 1.000 TL adli para cezasına hükmedilmiştir. Mahkemenin hüküm fıkrasının sonunda mala zarar verme ve iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlerin kesin nitelikte olduğu, hırsızlık suçundan verilen hükmün temyizi kabil bulunduğu belirtilmiştir.
    Tebliğnamemizde de belirtiğimiz üzere, iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçundan verilen mahkumiyet hükmü, mala zarar verme suçundan kurulan mahkumiyet hükmü gibi hükmedilen cezanın türü ve miktarı itibarıyla kesin nitelikte bulunmaktadır.
    Sanık müdafiinin temyiz istemi suçun vasfına yönelik değildir, ayrıca aleyhe bir temyiz istemi bulunmamaktadır.
    Yargıtayın temyiz incelemesi yapabilmesi için; re"sen temyize tabi hükümler dışında temyiz için bir talebin olması, temyiz edenin buna hakkının bulunması ve hükmün de temyizi kabil nitelikte olması gerekmektedir. Bu koşullardan birinin gerçekleşmemesi durumunda Yargıtay tarafından verilen hükmün temyizen incelenmesi ve denetlenmesi mümkün olmayıp, temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesinin atfıyla 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmektedir.
    Ancak olayımızda Yargıtay 17. Ceza Dairesi tarafından, iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçundan verilen hükme yönelik temyiz isteğinin, mala zarar verme suçundan kurulan hüküm gibi hükmedilen cezanın tür ve miktarı itibarıyla kesin nitelikte olması nedeniyle 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekirken zuhulen hırsızlık suçundan verilen mahkumiyet hükmü ile birlikte bozulmasına karar verilmiştir. Yüksek Dairenin iş yeri dokunulmazlığı suçundan kurulan hüküm yönünden temyiz incelemesi yapması mümkün değil iken temyiz incelemesi yaparak verdiği bozma kararı, hukuken geçersizdir ve bu bağlamda hukuken geçersiz olan bozma kararı üzerine ilk derece mahkemesi tarafından verilecek olan yeni kararların da hukuki geçerliliği bulunmayacaktır. (CGK., 14/06/1993 - 3/134-164; CGK., 08/02/1993 - 8/367-24; CGK., 18/03/1991 - 6/51-77)
    Bu nedenle Yüksek Dairenin iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçuna ilişkin mahkumiyet hükmünün bozulmasına ilişkin kararının hukuki değerden yoksun olduğunun belirlenmesi ile sanık müdafiinin bu suça dair hükme yönelik temyiz isteğinin 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi uyarınca reddine karar verilmesinin yasaya uygun olacağı kanatine varıldığı" belirtilmiştir.
    SONUÇ VE İSTEM: Açıklanan gerekçelerle;
    "Açıklanan nedenlerle Yargıtay 17. Ceza Dairesinin 30/10/2019 tarih, 2019/3023 Esas ve 2019/13344 Karar sayılı ilamının iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükme yönelik verdiği bozma kararının kaldırılması ve temyiz isteğinin 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE karar verilmesi,
    İtirazın kabul edilmemesi durumunda itirazın incelenmesi için dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilmesi, itirazen arz ve talep olunur." şeklinde istemde bulunulması üzerine dosya dairemize gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü;
    İTİRAZIN KAPSAMI;
    Sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 116/2 ve 62. maddeleri uyarınca iş yeri dokuulmazlığının ihlali suçundan verilen adli para cezasının kesin olması nedeniyle incelenemeyeceği ve bu nedenle Dairemizin bozma kararının kaldırılması talep edilmiştir.


    ./..

    KARAR;
    Sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 116 ve 62. maddeleri uyarınca belirlenen 3.000 TL adli para cezasının, Dairemizin 30/10/2019 tarih, 2019/3023 Esas ve 2019/13344 Karar sayılı ilamı ile sanık lehine olarak “Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03/04/2018 tarih, 2014/851 Esas ve 2018/144 Karar sayılı kararında, aynı yargı çevresindeki Ceza İnfaz kurumunda başka bir suçtan hükümlü olarak bulunan ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 15/11/2018 tarih, 2018/339 Esas ve 2018/536 Karar sayılı kararında farklı yargı çevresindeki Ceza İnfaz Kurumunda başka bir suçtan hükümlü olarak bulunan, asıl mahkemesince yapılan sorgusu sırasında duruşmalardan bağışık tutulma isteğinde bulunmayan sanığın hükmün açıklandığı son duruşmada hazır bulundurulmayıp yokluğunda yargılama yapılarak karar verilmesinin savunma hakkının kısıtlanması niteliğinde olduğunun belirtildiği, UYAP"ta yer alan bilgilere göre hükmün açıklandığı duruşmanın yapıldığı 14/05/2015 tarihinde başka bir suçtan dolayı Hatay (Kapatılan) E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü bulunan ve duruşmalardan bağışık tutulma talebi bulunmayan sanığın, duruşmaya getirilmesi ya da SEGBİS aracılığıyla bağlanılması suretiyle duruşmaya katılımının sağlanması gerekirken yokluğunda mahkumiyetine karar verilerek 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanun"unun 196. maddesine aykırı olarak savunma hakkının kısıtlanması” gerekçesiyle bozulduğu, bozma kararının içeriği itibarıyla sanığın lehie itirazın içeriği ise sanık aleyhine olduğu Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 28.01.2020 tarih ve 2020/1313 sayılı yazısı ile; sanık hakkında iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçundan verilen cezanın kesin olduğu, bu nedenle inceleme yapılmadan reddine karar verilmesinin gerekmesi nedeniyle itiraz edildiği ancak 5271 sayılı CMK"nın 308. maddesine göre “Yargıtay Ceza Dairelerinden birinin kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, resen veya istem üzerine, ilamın kendisine verildiği tarihten itibaren otuz gün içinde Ceza Genel Kuruluna itiraz edebilir, sanığın lehine itirazda süre aranmaz” fıkrası uyarınca yapılan değerlendirmede; Dairemizin 30/10/2019 tarih, 2019/3023 Esas ve 2019/13344 Karar sayılı ilamının Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na 13/12/2019 tarihinde teslim edildiği, sanık aleyhine olarak 28/01/2020 tarihinde itirazda bulunulduğunun anlaşılması karşısında; itiraz isteminin REDDİNE, 24.02.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi