16. Ceza Dairesi 2020/3829 E. , 2020/5436 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 22.12.2018 tarih ve 2018/146 - 2018/1509 sayılı kararı
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma, Resmi belgedesahtecilik, Kamu kurum ve kuruluşu aleyhine dolandırıcılık
Hüküm : 1-Resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından; CMK’nın 223/2-a maddesi uyarınca
verilen beraat hükümlerine yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine dair karara yönelik
yapılan temyiz isteminin reddine ilişkin ek karar, 2-TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın
62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca kurulanmahkumiyet hükmüne yönelik istinaf başvurusununesastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
A-Katılan ... Başkanlığı vekilinin temyiz isteminin reddine dair ek karara yönelik temyiz başvurusu yönünden yapılan incelemede;
Silahlı terör örgütüne üye olma suçunun niteliği itibariyle suçtan doğrudan doğruya zarar görmeyen ve bu nedenle de davaya katılma hakkı bulunmayan ... Başkanlığının hükmü temyiz yetkisi bulunmadığından, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Ceza Dairesinin resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından vermiş olduğu beraat hükümlerine yönelik istinaf başvurularının esastan reddine ilişkin kararların ise, CMK"nın 286/2-g maddesi gereğince kesin olup, temyizi kabil kararlardan olmadığından, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen 22.11.2019 tarihli temyiz talebinin reddine dair karar usul ve kanuna uygun bulunduğundan, katılan ... Başkanlığı vekilinin anılan 22.11.2019 tarihli ek karara karşı yaptığı başvurunun reddi ile redde ilişkin ek kararın ONANMASINA,
B-Sanık müdafiinin silahlı terör örgütüne üye olma suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz başvurusu yönünden yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sair temyiz itirazlarının esastan reddine ancak;
1-)Silahlı terör örgütüne üye olma suçu temadi eden suçlardan olup yakalanma ile temadi kesileceğinden İlk Derece ve Bölge Adliye Mahkemesi gerekçeli karar başlıklarında suç tarihinin temadinin kesildiği yakalanma tarihi olan "21/10/2016" yerine "15/07/2016 " olarak yazılması,
2-)Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 sayılı iptal kararı ile TCK"nın 53/1-b. maddesindeki düzenlemelerin iptal edilmiş olması nedeniyle bu karar doğrultusunda hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
3-)İlk Derece Mahkemesi kararında hükümle birlikte tutukluluk halinin devamına karar verilen sanık hakkında ayrıca CMK’nın 109/3-a maddesi uyarınca “yurtdışına çıkış yasağı” şeklinde adli kontrol tedbirinin uygulanmasına karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmeden CMK"nın 303/1-c maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; İlk Derece ve Bölge Adliye Mahkemesi gerekçeli karar başlıklarında yer alan suç tarihi kısmındaki “15/07/2016” ibaresi çıkarılarak yerine "21/10/2016" ibaresinin yazılması, hükümdeki TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımların bütünüyle çıkarılarak yerine "Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda yürürlükte bulunan TCK"nın 53.
maddesinin sanık hakkında uygulanmasına" ibaresinin eklenmesi, yine hükümde yer alan; “3-Dosya kapsamı, delil durumu, sanığa verilen cezaların miktarı ve bunlara ilişkin infaz rejimi dikkate alındığında sanık hakkında CMK’nın 109/3-a maddesi uyarınca “yurtdışına çıkış yasağı” şeklinde adli kontrol tedbirinin UYGULANMASINA,” kısmın hükümden çıkarılması suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 09.11.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.