6. Ceza Dairesi 2013/28985 E. , 2016/1330 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma, 6136 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm sanık savunmanı tarafından duruşmalı olarak da temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Sanığa hükmedilen ceza miktarı ve süresinden sonra yapılan sanık savunmanının duruşmalı inceleme talebinin REDDİNE,
Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak,
1-Sanık hakkında,...Hastanesince düzenlenen 23.02.2012 tarihli sağlık kurulu raporunda özetle, "sanığın gerçeklik ilkesinin bozulmuş olduğu, dış dünyayı herkes gibi algılıyabilme ve kollektif düşünceye katılım yeteneğinin mevcut olmadığı, bütüncül ve tutarlı tasarımlar oluşturamadığı, soyut düşünme becerisinin mevcut olmadığı, hayal gücünün kısır olduğu, sosyal uyumu ve sosyabilite yeteneğinin tamamen bozulmuş olduğu belirtilerek, şizofreni teşhisi konulduğu anlaşılmaktadır. Ancak raporun sonuç kısmında "sanığın söz konusu suçun hukuki anlam ve sonuçlarını kavrayabildiği, TCK"nın 32/1. maddesi kapsamında değerlendirilemeyeceği ve cezai ehliyetinin tam olduğu belirtilmiştir. Raporun açıklama kısmıyla netice kısmının çelişmesi, ayrıca sonuç kısmında sanığın davranışlarını yönlendirme yeteneğinin önemli derecede azalmış olup olmadığı hususunda net bir açıklama bulunmaması sebebiyle, sanığın işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama, bu fiille ilgili davranışlarını
yönlendirme yeteneğinin önemli derecede azalmış olup olmadığının duraksamaya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından Adli Tıp Kurumu ilgili ihtisas kurulundan rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, anılan rapor ile yetinilerek yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Yakınan ..."ın 12.04.2008 tarihli emniyetteki beyanında “sigara içmek için evinin bahçesine çıktığında, bir şahsın evinin içine girdiğini gördüğünü, şahıs etrafı karıştırmaya başlayınca peşinden gidip ne yapıyorsun diye sorunca, malhalleden tanıdığı ...olduğunu farkettiği, şahsın bıçak çıkararak gırtlağını keserim dediğini, bıçağı düşürmek için iki eliyle itince bıçağın şahsın yüzüne çarptığını ve kesildiğini” beyan ettiği,
Yakınanın 27.10.2008 tarihli celsede ise önceki beyanından farklı olarak “evine giren sanığın evde bulunan müzik setini almaya çalıştığını” beyan ettiği,
12.04.2008 tarihli olay yeri inceleme tutanağında sanığın evinde herhangi bir dağınıklık olmadığının belirtilmekle, sadece hol içinde kan izinin olduğu hususuna yer verilmektedir. Söz konusu kan lekelerinin evin içinde mi, bahçe kapısına yakın biryerde mi olup olmadığı, sanığın almaya çalıştığı iddia olunan eşyaların nerede olduğu yönünde bir ayrıntıya yer verilmediğinin anlaşılması karşısında; sanığın suç teşkil eden haksız fiilinin hukuki nitelendirmesinin tüm duraksamalar ortadan kaldırılarak tespit edilebilmesi için öncelikle;
I-Yakınanın beyanındaki aykırılıklar giderilerek,
II-Olay yerindeki bulguların ve mağdurun iddiasına göre suça konu eşyanın konumunun gerekirse olay yerinde keşif yapılarak, tespit edilip suç vasfının belirlenmesi gerektiğinin gözetilmeden eksik soruşturmayla yetinilip duruşmaya devamla yerinde ve yeterli olmayan gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet Savcısı ve sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 17.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.