Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2014/9752 Esas 2017/4611 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/9752
Karar No: 2017/4611
Karar Tarihi: 31.10.2017

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2014/9752 Esas 2017/4611 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanığın usulsüz ödemelerle çıkar elde edebilmek için sahte belgeler düzenleyerek kamu kurumunu dolandırma suçu işlediğini ve resmi belgede sahtecilik yaptığını belirtti. Mahkeme, belgelerin iğfal kabiliyetinin olup olmadığını inceleyip sonucuna göre karar verilmesi gerektiğini vurgulayarak, sanığın soyut olarak değil kanunlar bazında cezalandırılması gerektiğini belirtti. Bu nedenle, 765 sayılı TCK'nın 339. maddesi ile 5237 sayılı TCK'nın 204/2. maddesi ayrı ayrı tatbik edilerek sonucuna göre lehe kanunun belirlenmesi gerektiği açıklandı. Mahkeme kararı, kanuna aykırı olduğu gerekçesiyle bozuldu.
Kanun maddeleri:
- 765 sayılı TCK'nın 339. maddesi (Resmi belgede sahtecilik suçu)
- 5237 sayılı TCK'nın 204/2. maddesi (Kamu kurumunu dolandırma suçu)
5. Ceza Dairesi         2014/9752 E.  ,  2017/4611 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    Mahkemesince uyulmasına karar verilen “kendisine usulsüz olarak ödeme yapılmasına olanak sağlayan belgeler düzenleyerek kullanmak suretiyle çıkar sağlama eylemlerinin belgelerin aldatıcı nitelikte olması durumunda evrakta sahtekarlık ve kamu kurumuna karşı dolandırıcılık, aldatıcılığın bulunmaması durumunda da kamu kurumuna karşı dolandırıcılık ve görevi kötüye kullanma suçlarını oluşturacağı” hususuna işaret eden bozma ilamının gereği olarak anılan belgelerin getirtilip, mahkemesince duruşmada iğfal kabiliyeti olup olmadığı irdelenerek, iğfal kabiliyeti bulunduğu takdirde bu hususun duruşma tutanağına geçirilip karar yerinde gösterildikten sonra, sonucuna göre eylemin kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçu kapsamında kaldığı dikkate alınarak sanık hakkında 765 sayılı TCK"nın 339. maddesi ile 5237 sayılı TCK"nın 204/2. maddesi ayrı ayrı tatbik edilerek sonucuna göre lehe kanunun belirlenmesi gerektiği nazara alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 31/10/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.