20. Ceza Dairesi Esas No: 2017/2029 Karar No: 2018/4126 Karar Tarihi: 09.10.2018
Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2017/2029 Esas 2018/4126 Karar Sayılı İlamı
20. Ceza Dairesi 2017/2029 E. , 2018/4126 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : İSTANBUL 3. Ağır Ceza Mahkemesi Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Sanık olarak gözüken ..."ın posta yoluyla "Hilal Kent Kurtuluş Mahallesi Gökdeniz Sokak C.4 D.17 Yakutiye/Erzurum" adresinden Yargıtay 10. Ceza Dairesi"ne gönderdiği 27/06/2016 havale tarihli dilekçesinde, E-Devlet şifresiyle İstanbul 3.Ağır Ceza Mahkemesi"nden ceza aldığını öğrendiğini, atılı suçun kendisi tarafından işlenmediğini, kimliğini kaybettiğini, parmak izi ve karakol tutanaklarındaki imzanın kendisine ait olmadığını beyan ettiği dikkate alınarak; 1-a) Suç tarihinde yakalanan ve dosya içindeki belgeye göre 30/11/2013 tarihinde bu dosya kapsamında yakalanan kişinin alınan parmak izleri ile çekilen fotoğraflarının dosyaya konulması, b) 27/06/2016 havale tarihli dilekçeyi gönderen ..."ın parmak izleri, fotoğrafları ve imzalarının tespit edilmesi, Uzman bir kurum veya kuruluştan parmak izi, fotoğraf ve imzaların karşılaştırılması suretiyle aynı olup olmadığı yönünden rapor alınması, sonucuna göre olay nedeniyle yakalanmasından sonra ifadesi alınan sanığın gerçek kimliğinin ... olup olmadığının kesin olarak belirlenmesi, 2- Eylemi yapan sanığın gerçek kimliğinin, ... olmadığının anlaşılması durumunda; a) Sanığın iddianamedeki kimlik bilgilerinin düzeltilmesinin sağlanması, b) Düzeltilen iddianame okunarak gerçek sanığın yeniden bu hususlara ilişkin ifadesinin alınması ve hukuki durumunun belirlenmesinde zorunluluk bulunması, 3- Kabule göre; a-Sanığın sorgusunun TCK"nın 188. maddesinin 3. fıkrasında değişiklik yapan 6545 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 28.06.2014 tarihinden sonra 04/09/2014 tarihinde yapılması ve anılan Kanun ile yapılan değişikliğe göre sanığın üzerine atılı olan suçun alt sınırının 5 yıldan fazla hapis cezası olması nedeniyle; sanığa CMK"nın 150/2. maddesi hükmü karşısında zorunlu müdafii tayin edilmesi gerektiği gözetilmeden, müdafiinin hazır olmadığı 04/09/2014 tarihli celsede sorgusunun yapılması suretiyle savunma hakkı kısıtlanarak hakkında mahkûmiyet hükmü kurulması, b- İstanbul Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü’nce suça konu uyuşturucu maddeden alınan şahit numunenin müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, c-Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması, Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan CMUK"nın 321. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA, 09.10.2018tarihinde oybirliğiyle karar verildi.