3. Ceza Dairesi 2019/13939 E. , 2019/18343 K.
"İçtihat Metni"
Kasten yaralama suçundan sanık ..."nin, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 86/2, 86/3-a-son, 29/1, 52/2 ve 62. maddeleri gereğince 2.240,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına dair İstanbul Anadolu 63. Asliye Ceza Mahkemesinin 27.09.2018 tarihli ve 2018/212 Esas, 2018/498 Karar sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığının 04.09.2019 tarihli ve 2019/3951 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 11.09.2019 tarihli ve 2019/86808 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi.
Mezkur ihbarnamede;
İstanbul Anadolu 63. Asliye Ceza Mahkemesinin 27.09.2018 tarihli ve 2018/212 Esas, 2018/498 sayılı kararına konu hükmün doğrudan verilen 2.240,00 Türk lirası adli para cezası olması karşısında kesin olduğu, anılan hükmün itiraz yasa yoluna tabi olmamasına rağmen itirazın değerlendirildiği İstanbul Anadolu 14. Ağır Ceza Mahkemesinin 16.01.2019 tarihli ve 2019/157 değişik iş sayılı kararın hukuken yok hükmünde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Dosya kapsamına göre, sanığın savunmasının alındığı İstanbul Anadolu 63. Asliye Ceza Mahkemesinin 26.09.2018 tarihli ilk celsesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin muvafakatının bulunmadığını beyan etmiş ise de, aynı tarihli ve duruşmadan sonra Mahkemeye sunmuş olduğu dilekçesinde beyanının yanlış anlaşıldığını ve hakkında öncelikle beraat kararı verilmesini, aksi halde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına muvakatının bulunduğunu belirttiği, Mahkemece sanık hakkında 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/5. maddesinin uygulanmama gerekçesinin de belirtilmediği, bu hususa dair olumlu yahut olumsuz herhangi bir değerlendirme yapılmadığı anlaşılmakla, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK"nin 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Sanık ... hakkında, İstanbul Anadolu 63. Asliye Ceza Mahkemesinin 27.09.2018 tarihli ve 2018/212 Esas, 2018/498 Karar sayılı kararı ile kasten basit yaralama suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 86/2, 86/3-a-son, 29/1, 52/2 ve 62. maddeleri gereğince 2.240,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına miktar itibariyle kesin olarak karar verildiği, sanığın 24.12.2018 tarihli dilekçesi ile hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması yönünden değerlendirme yapılmaması nedeniyle
hükümde düzeltme yapılması talebi ile mahkemesine müracaat etmesi üzerine mahkemesince talebin itiraz mercii olan İstanbul Anadolu 14. Ağır Ceza Mahkemesine gönderildiği, itiraz merciinin 16.01.2019 tarihli ve 2019/157 değişik iş sayılı kararı ile “İstanbul Anadolu 63. Asliye Ceza Mahkemesinin 27/09/2018 tarih 2018/212 esas 2018/498 karar sayılı hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararına sanık tarafından yapılan İTİRAZIN REDDİNE” karar verildiği anlaşılmış ise de;
Sanık hakkında kesin adli para cezasına dair İstanbul Anadolu 63. Asliye Ceza Mahkemesinin 27.09.2018 tarihli ve 2018/212 Esas, 2018/498 Karar sayılı hükmünün itiraz yasa yoluna tabi olmamasına rağmen itiraz mercii olarak karar veren İstanbul Anadolu 14. Ağır Ceza Mahkemesinin 16.01.2019 tarihli ve 2019/157 değişik iş sayılı kararının yok hükmünde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Adalet Bakanlığının kanun yararına bozma isteyen yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden; İstanbul Anadolu 63. Asliye Ceza Mahkemesinin 27.09.2018 tarihli ve 2018/212 Esas, 2018/498 Karar sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nin 309/4. maddesi gereğince kanun yararına BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yerine getirilmesine, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 14.10.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.
