Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe karşı borçlunun, aynı alacak nedeniyle daha önce genel haciz yoluyla takip yapıldığını belirterek takibin iptali istemi icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, mükerrer yapıldığı gerekçesi ile takibin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır.
Dosyanın incelenmesinde, alacaklının akaryakıt bedelinin tahsili amacıyla Alaşehir İcra Müdürlüğünün 2010/185 E.sayılı dosyası ile genel haciz yoluyla takip yaptığı, borçlunun takibe itirazı üzerine takibin durduğu, itiraz dilekçesinin 26/01/2010 tarihinde alacaklı vekiline tebliğ edildiği; alacaklının da kabulünde olduğu üzere, aynı alacak nedeniyle bu kez Alaşehir İcra Müdürlüğünün 2010/2164 E.sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe başlandığı görülmektedir. Tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi yapıldığına göre, alacağın kambiyo senedine bağlanmış olması halinde genel haciz yoluyla takipten başka alacaklının tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla takip yapmasında yasaya uymayan bir yön yoktur.
Somut olayda, genel haciz yoluyla başlatılan takip dosyasına yapılmış bir ödeme bulunmadığından mükerrer tahsilat da söz konusu değildir. Kaldı ki, her iki dosya birlikte değerlendirilerek mükerrer tahsilat durumunda bunun şikayet konusu yapılabileceği tabiidir. Bu nedenle, borçlunun kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibin mükerrer olduğu iddiasının reddi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulü isabetsizdir.
SONUÇ  : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05/03/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.