Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2014/9619 Esas 2016/809 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/9619
Karar No: 2016/809
Karar Tarihi: 15.02.2016

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2014/9619 Esas 2016/809 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2014/9619 E.  ,  2016/809 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Mudanya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi


Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hüküm süresi içinde davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de, dosya içerisinde tebligat için mürafaa pulu bulunmadığından duruşma isteminin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, müvvekili ile dava dışı arsa sahipleri arasında ... Noterliğinin 12.11.1996 tarihli gayrimenkul satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını bu sözleşmeden doğan haklarını devir ve temlik yetkisini kullanarak 29.04.1997 tarihli sözleşme ile davalıya devrettiğini, devir sözleşmesi gereğince, davalının davacıya bir miktar para ödemesi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesine göre müteahhide kalacak olan 8 numaralı bağımsız bölümün müvekkiline verileceğinin hükme bağlandığını tescilin yapılmadığını ileri sürerek, davalı adına kayıtlı bulunan 8 numaralı bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının kooperatifin eski üyesi olduğunu, söz konusu taşınmazdaki hissesini devir konusunda 29.11.2010 tarihinde vekalet verdiğini, verilen vekaletname kapsamında 3. kişi üzerine kaydedildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacı tarafın, davalıya dava konusu taşınmazın satışı konusunda vekalet vermiş olmasının, sözleşmeden kaynaklanan tescil isteme hakkını ortadan kaldırmayacağı, bu işlemden sonra kooperatif tarafından verilen vekaletname kapsamında üçüncü kişinin üye kaydedilmiş olsa dahi, taşınmazın halihazırda kooperatif üzerine kayıtlı olduğu, bu durumun, üye kaydedilen üçüncü şahıs ile kooperatif arasında bir iç sorun olabileceği, davacı bakımından bir bağlayıcılığından söz edilemeyeceği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, 8 no"lu bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile davacı adına tescili istemine ilişkindir. Davacı ile arsa sahipleri arasında yapılan 12.11.1996 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereği davacının sahip olduğu tüm hakların, 29.04.1997 tarihli devir sözleşmesi ile, 8 no"lu bağımsız bölüm dışında davalı kooperatife devredildiği, devirden sonra ise 28.10.2010 tarihli vekaletname ile, 8 no"lu bağımsız bölümün 3. şahıslara devri konusunda, dava dışı ... ... yetki verildiği ve bağımsız bölümün bu vekaletnameye istinaden dava dışı ... ..."na devredildiği anlaşıldığına göre, davacının dava konusu olan 8 no"lu bağımsız bölüm üzerinde bir hakkı kalmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.