Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/3922
Karar No: 2016/808
Karar Tarihi: 15.02.2016

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/3922 Esas 2016/808 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2015/3922 E.  ,  2016/808 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı kooperatif vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, müvekkilinin 10/04/2009 tarihinde davalı kooperatife üye olduğunu, kendisine kooperatif yönetimince A Blok 6.Katta bulunan 25 nolu dairenin taahhüt edildiğini, bu tarihten itibaren düzenli olarak ödemelerini yerine getirdiğini, davalılar ..., ... ve ... nın kooperatifte meydana gelen usulsüzlüklerin olduğu dönemde yönetim kurulu üyeleri olduklarını, davalı kooperatifin inşaatının tamamlandığını, tapularının dağıtıldığını, alınan genel kurul kararları ile de müvekkilinin kooperatif üyesi sabit olmasına rağmen ve yükümlülüklerini yerine getirmesine karşın halen tapunun verilmediğini ileri sürerek, taahhüt edilen A Blok 6.Kat 25 nolu dairenin tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tesciline, olmaması halinde daire bedeli olarak fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere 50.000 TL nin davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ..., ..., ..., ... ve... Kent Konut Yapı Kooperatifi vekili, davacının kooperatife üyeliğinin tartışmalı olduğunu, davacının davalılardan ..."in yeğeni olduğunu, ..."in suç niteliği taşıyan usulsüzlükler yaptığını, bu şekilde bu usulsüzlükle üye yapıldığını, ancak istifa ile sona erdiğini, bakanlık tarafından yapılan kontrol sonrasında düzenlenen 26/05/2004 tarihli raporlarla da bu durumun sabit olduğunu, davacının talep ettiği dairenin ... ve ... tarafından haricen satın alındığını, bu daire nedeniyle kooperatifinin dava edilemeyeceğini, davacının üyelik iddiasına rağmen şimdiye kadar hiçbir genel kurula katılmadığını, yükümlülüklerini yerine getirmediğini, diğer üyelerin 26.000,00-TL ödeme yapmasına karşın davacının ödemelerinin 3.000 TL yi bulmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının 10/04/1999 tarihinde kooperatife üye olarak kabul edildiği, davalı kooperatifin iddia ettiği gibi bir istifasının bulunmadığı, davalı ... ve ..."in birçok satış yolu ile devir sonrasında taşınmazı devraldıkları, kooperatiften doğrudan tahsis yapılmadığı, iyi niyetli oldukları, bilirkişi raporuna göre her ne kadar ibraz edilen belgelere

    göre 11.065,35-TL veya 8.665,00-Tl ödeme yapılmış olduğu belirtilmiş ise de davacıya 31/12/2002 tarihinde hiçbir borcu bulunmadığına dair belge verildiği, bu tarihe kadar yapılan ödemeler dikkate alındığında 19.230,00-TL ödeme yaptığı,, bu tarihten sonra 12/05/2003 tarihinde davalı kooperatif yönetim kurulu başkanlığına, kooperatif ödemesine ilişkin 3.000,00-TL ödeme yapıldığı, netice itibariyle davacının 22.230,00-TL ödeme yaptığı ve diğer üyeler gibi yükümlülükleri yerine getirdiği altı maddelik formülasyona göre bir hesaplama yapılması halinde dava konusu taşınmazın değerinin 50.000 TL olduğu, yükümlülüklerini yerine getiren bir üyenin yapmış olduğu ödemeler dikkate alındığında güncel değerinin 118.326,46-TL olduğu, normal ödemelerini yapan bir üyenin yaptığı ödemelerin güncel değeri gayrimenkulün rayiç değerinden düşün çıktığından rayiç değeri tazminat olarak belirlenmesi hakkaniyete uygun düştüğü gerekçesi ile 50.000 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı kooperatiften alınarak davacıya verilmesine kooperatif yönetim kurulu üyelerinin açılan bu davada tazminattan sorumlu olmayacakları, husumetin kooperatif ile birlikte yöneticilere yöneltilemeyeceği ayrıca kasti bir davranışları ile zarara uğrattıkları ispat edilemediğinden yöneticiler yönünden ve taşınmazın üzerine kayıtlı olduğu ... ve... in kötü niyetli olarak tapu kaydını devraldıkları ispat edilemediğinden bu şahıslar yönünden de davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekili ve davalı kooperatif vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2)Mahkemece 31.12.2002 tarihli, tek imzalı borçsuzluk belgesine dayanılarak karar verilmiş ise de tek imzalı belge kooperatifİ bağlayıcı nitelikte bulunmadığı, ancak tüm dosya kapsamında yapılan incelemede davacının 11.065,35 TL ödemesinin olduğu anlaşılmış olup, eksik ödemesi olan bir üyenin ise, konut karşılığı tazminat talep hakkı olup, alacağının hesaplanma şekli Dairemiz"in yerleşik uygulamalarında aşağıdaki gibi formüle edilmiştir:
    a-Önce ortaklara tahsis edilen konutun dava değeri itibariyle rayiç değeri hesaplanmalıdır.
    b-Davalı kooperatife normal ödentilerini gerçekleştiren bir ortağın ödemelerinin ödeme yaptıkları tarihler itibariyle toplam ödemeleri dava tarihine kadar ( toptan eşya fiyat endeksi " TEFE" artış ortalama rakamları esas alınarak) taşınarak güncel değeri bulunmalıdır.
    c-Bundan sonra yukarıda (a) maddesinde bulunan değerden (b) maddesinde bulunan değer çıkarılarak kooperatife normal ödeme yapan bir ortağın bu ödemelerine karşı ne miktarda yararlanma elde ettiği ortaya çıkarılmalıdır.
    d-Bunu takiben eksik ödeme yapan davacı ortağın ödentileri (b) maddesindeki ilkelere göre dava tarihine taşınarak eksik ödeme miktarı güncelleştirilmelidir.
    e- Bu hesaplamalardan sonra normal ödentilerini gerçekleştiren bir ortağın yukarıda (b) maddesinde bulunan ödemelerinin güncel değerinin karşılığı yine yukarıda (c) maddesinde bulunan bir yararlanmayı sağladığına göre davacının (d) maddesinde eksik ödemelerinin güncel değerinin ne miktarda yararlanması gerektiği orantı kurallarına göre belirlenmelidir. Yani sonuç olarak (d) maddesinde bulunan miktar (c ) maddesinde bulunan değerle çarpıldıktan sonra bulunan rakamın (b) maddesinde bulunan miktara bölünmesi sonucu bulunacak miktarın (d ) maddesinde bulunan davacı ödemelerinin güncel değerinin ilave edilmesi sonucu bulunacak miktar davacı ortağın davalı kooperatiften talep etmesi mümkün olan zarar tutarıdır. Somut olayda ,11.065,35 TL ödeme dikkate alınarak .../...

    Dairemiz"in yerleşik uygulamalarında belirtilen 6"lı formüle göre konusunda uzman bir bilirkişi aracılığı ile açıklamalı, gerekçeli ve denetime elverişli bir rapor aldırılıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, davalıdan peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi