Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2017/1676 Esas 2017/3250 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/1676
Karar No: 2017/3250
Karar Tarihi: 24.05.2017

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2017/1676 Esas 2017/3250 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2017/1676 E.  ,  2017/3250 K.

    "İçtihat Metni"



    Davacı vekili Avukat ... tarafından, müteveffa ... aleyhine 15/11/2011 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın usulden reddine dair verilen 09/06/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekilleri tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Dava, haksız fiilden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiş; karar, davacı vekili tarafından temyiz olunmuştur.
    Davacı, yargılama sırasında ölen babasının kendisini evlat olarak kabul etmediğini kütükte hanesine kaydını yaptırmadığını, herhangi bir maddi ve manevi destekte bulunmadığını belirterek maddi ve manevi zararının tazmini isteminde bulunmuştur.
    Dahili davalılar vekili istemin usul ve esas yönünden reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece, davacı vekiline gider avansının yatırılmasına ilişkin kesin sürenin 26/11/2013 tarihinde davacı vekilinin ibraz ettiği dahili dava dilekçesinin havalesi sırasında derç edilerek bildirildiği ve gider avansının kesin süre geçirildikten sonra 11/12/2013 tarihinde yatırıldığı gerekçesi ile 6100 sayılı HMK"nın 114/1-(g) ve 115/1-2 maddeleri uyarınca gider avansına ilişkin dava şartı yokluğu nedeni ile davanın usulden reddine karar verilmiştir.
    6100 sayılı HMK"nın 94. maddesinde; kanunun belirlediği sürelerin kesin olduğu, hâkimin, tayin ettiği sürenin ise kesin olduğuna karar verebileceği, aksi hâlde, belirlenen süreyi geçirmiş olan tarafın yeniden süre isteyebileceği, bu şekilde verilecek ikinci sürenin kesin olduğu ve yeniden süre verilmeyeceği düzenlenmiştir.
    Dosyadaki bilgi ve belgelerden; mahkeme tarafından 22/11/2013 günlü ön inceleme hazırlık tutanağında "Yukarıda dökümü çıkarılan bakiye 130.00.TL eksik gider avansını depo etmek üzere ön inceleme hazırlık tutanağının tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık kesin süre verildiği, verilen kesin süre zarfında ara kararı gereği yerine getirilmediği takdirde HMK"nın 114 maddesi 1. fıkrası (g) bendi, 115/1-2 maddesi gereğince dava şartı yokluğu yönünden davanın usulden reddine karar verileceği hususunun ihtarına" dair ara karar verildiği, davacı vekilinin dahili dava dilekçesi sunması üzerine 26/11/2013 tarihinde hakim tarafından yapılan havalede "22/11/2013 günlü tutanaktaki ihtarat gereği 200,00 TL gider avansının yatırılması ve dahili dava harcı, davacı vekiline ihtarat" ibarelerine yer verildiği anlaşılmaktadır .

    Mahkemece, gerek ön inceleme zaptındaki süreye ilişkin ibarenin ihtarlı surette tebliğ edilmemiş olması, gerekse dilekçeye yapılan derkenar işleminin HMK" nın 94. madde gereğince kesin sürenin sonuçları açık ve ayrıntılı şekilde açıklanmadan usule ve yasaya aykırı şekilde yapılmış olması nazara alındığında, mahkemece yazılı gerekçelerle kesin süreye riayet edilmediğinden bahisle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 24/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.











    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.